E­n­k­a­z­ ­A­l­t­ı­n­d­a­ ­M­e­l­e­k­ ­v­e­y­a­ ­H­ı­z­ı­r­ ­G­ö­r­d­ü­k­l­e­r­i­n­i­ ­İ­d­d­i­a­ ­E­d­e­n­l­e­r­i­n­ ­Y­a­ş­a­d­ı­ğ­ı­ ­A­s­ı­l­ ­D­u­r­u­m­:­ ­Ü­ç­ü­n­c­ü­ ­A­d­a­m­ ­S­e­n­d­r­o­m­u­

E­n­k­a­z­ ­A­l­t­ı­n­d­a­ ­M­e­l­e­k­ ­v­e­y­a­ ­H­ı­z­ı­r­ ­G­ö­r­d­ü­k­l­e­r­i­n­i­ ­İ­d­d­i­a­ ­E­d­e­n­l­e­r­i­n­ ­Y­a­ş­a­d­ı­ğ­ı­ ­A­s­ı­l­ ­D­u­r­u­m­:­ ­Ü­ç­ü­n­c­ü­ ­A­d­a­m­ ­S­e­n­d­r­o­m­u­

Normalden farklı durumlarda, beynimizin kimyası ve bize hissettirdikleri ya da yansıttıkları o kadar ilginç olabiliyor ki kafamızın içinde bizden bağımsız biri çalışıyor gibi geliyor. Çoğu zaman mental sağlığımızı korumak için elinden geleni yapıyor ve bu, çok enteresan sonuçlar doğurabiliyor. 

Örneğin ölümden dönen insanların sözü olan “Hayatım film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti.” klişesinin ardında, beynimizin o anda mutlu anıları aramaya ve bizi hayatta tutmaya çalışması yatıyor. Birazdan bahsedeceğimiz de buna benzer bir durum aslında. 

dağcı

Üçüncü adam sendromu veya üçüncü adam faktörü olarak tanımlanan bu durum, uzun süre yalnız kalan insanların (örneğin dağcılar, deprem enkazında kalanlar, maceraperestler…) hayali bir varlık veya kişi görmelerini ifade ediyor. 

Özellikle yüksek rakımlarda, izole bölgelerde ve zorlu koşullarda uzun zamanlar geçiren dağcılar ya da kutup kâşifleri; üçüncü adam sendromunu yaşamaya epey yatkın oluyorlar ve birçoğu benzer deneyimleri yaşıyor.

üçüncü adam sendromu

Üçüncü adam faktörü terimi, 1930’ların sonlarında, bir İskoç dağcısı ve kâşif Dr. Alexander Mitchell Kellas tarafından ilk kez kullanıldı. Ancak bu sendromu ilk yaşayan kişi o değildi. 

Çok benzer deneyimler, kutup kâşifleri ve dağcıların arasında çok uzun senelerdir biliniyordu. Hepsi yoğun stres ve izolasyon altındayken yalnız olsalar bile yalnız olmadıklarını zannediyordu. 

dağcılık

"Antarktika keşif gezimin son kısmına geldiğimde, bu dünyadan olmayan bir 'yoldaş' da aramıza katılmıştı. Güney Georgia’nın isimsiz dağları ve buzulları üzerindeki otuz altı saatlik o uzun ve sarsıcı yürüyüş sırasında çoğu zaman üç değil, dört kişiymişiz gibiydi.” 

Bu itiraf, başkalarının da birer birer çıkıp aynı şeyleri yaşadığını anlatmasıyla sonuçlandı. Dağcı Reinhold Messner, kutup kaşifleri Peter Hillary ve Ann Bancroft gibi tanınmış isimler de bu fenomeni yaşadıklarını söylediler. 

Benzer bir deneyim de dağcı Joe Simpson tarafından yaşanmıştı. Söylediğine göre, bir dağın yükseklerinde korkunç bir bacak yaralanması geçirip uçurumdan bir yarığa düştükten sonra hayatta kalması için onu yönlendiren “bir ses” vardı. 

Bilimsel açıklamalar bu olguyu, bir başa çıkma mekanizması ya da iki kişili zihinlerin bir örneği olarak değerlendiriyor. Kişiler, zihinlerinde gerçek bir arkadaşın varlığına inanıyor ve bu onlara psikolojik destek sağlıyor, motivasyonu artırıyor, yalnızlık hissini hafifletiyor hatta kritik anlarda karar alma yeteneğini bile etkileyebiliyor. 

127 hours

İLGİLİ HABER

İnsanların Kendilerini Ölü Zannetmelerine Sebep Olan Bozukluk: Yürüyen Ceset Sendromu

İLGİLİ HABER

Tanrısal Egoya Sahip Bazı Siyasetçilerimizde de Görülen Psikolojik Sorun: Hubris Sendromu

İLGİLİ HABER

Sahte Bir Dünyanın İçinde Her An İzleniyor Gibi Hissettiğiniz 'Truman Show Sendromu' Nedir?

İLGİLİ HABER

Her Gün Bulunduğunuz Kapalı Ortamlarda Hâlsiz ve Depresif Hissediyorsanız “Hasta Bina Sendromu”na Yakalanmış Olabilirsiniz!

İLGİLİ HABER

Enkaz Altından Çıkarılan Depremzedelerde Görülen 'Crush' ve 'Kompartman' Sendromlarına Dair Bilmemiz Gerekenler

Popular Articles

Latest Articles