Ş­a­n­l­ı­u­r­f­a­’­d­a­k­i­ ­5­0­0­0­ ­Y­ı­l­l­ı­k­ ­B­i­r­ ­M­e­z­a­r­d­a­,­ ­D­ü­n­y­a­n­ı­n­ ­E­n­ ­E­s­k­i­ ­O­y­u­n­c­a­ğ­ı­ ­B­u­l­u­n­d­u­!­

Ş­a­n­l­ı­u­r­f­a­’­d­a­k­i­ ­5­0­0­0­ ­Y­ı­l­l­ı­k­ ­B­i­r­ ­M­e­z­a­r­d­a­,­ ­D­ü­n­y­a­n­ı­n­ ­E­n­ ­E­s­k­i­ ­O­y­u­n­c­a­ğ­ı­ ­B­u­l­u­n­d­u­!­

Antik Mısır’daki Firavun ve onun zulmünden kaçan Hz. Musa’nın yaşadığı yer olarak bilinen Soğmatar bölgesi, bu yılın başında faaliyete geçen kazı alanlarıyla yepyeni keşiflere ev sahipliği yapıyor. Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yusuf Albayrak’ın yönettiği kazı çalışmaları, bölgede tespit edilen çok sayıdaki kaya mezarlarını tarih literatürüne soktu. 

Soğmatar Kazı Başkanı ve Şanlıurfa Müze Müdürü Celal Uludağ: “Bakanlığımızın izniyle kazılarımız bu bölgede devam ediyor, kazı çalışmalarında şimdiye kadar önemli bulgular elde ettik. Nekropol alanında bir mezar odasında, pişmiş topraktan yapılmış ve Tunç dönemine tarihlenen mezarlar bulduk. Kralların veya yöneticilerin çocukları için yaptırdığı tahmin edilen oyuncak araba ve bu arabaya ait tekerlekler de buradaydı. Kısa süre içinde dönemin estetik ve sanat anlayışının izlerini taşıyan eser, Türkiye’nin en büyük müze kompleksi olan Şanlıurfa Arkeoloji Müzesinde sergilenecektir. Kazı çalışmaları sonucunda daha önemli kalıntılar elde edeceğimizi tahmin ediyoruz” sözlerini sarf etti.

 

Yrd. Doç. Dr. Yusuf Albayrak ise 2012’de burada bir yüzey araştırması yaptığını, buranın Ay Tanrısı Sin’e ait olduğunu tespit ettiklerini aktardı. Soğmatar’ın tarih açısından önemine değinen Albayrak, antik kentin sadece bir tapınak değil aynı zamanda bir mezarlık alanı olduğunu belirlediklerini de dile getirdi.

Araştırmalara göre Soğmatar’ın bir dönem Pagan dininin merkezi olduğunu ve mahallenin ortasında bulunan büyük tepenin Soğmatar’ın yerleşim düzeninin merkezini oluşturduğunu belirten Albayrak, şöyle konuştu: “2012 yılındaki araştırmalarda 120 civarında kaya mezarı bulduk ve bunların hepsi yakınlardaki höyüğe bakıyorlardı. Höyükte de araştırmalar ve 2016 yılında bir aylık temizlik çalışması yaptık. Mezarlarda yüzün üzerinde buluntuya rastladık, bunların hepsini müzeye teslim ettik."

Albayrak, "Mezarların İlk Tunç Çağı’nda, yani günümüzden yaklaşık 5000 yıl önce yapıldıklarını keşfettik. Bunların benzer örnekleri çok yok, bu da çok önemli bir özellik. Mezarlar o dönemin özelliğini yansıtan kuyu şeklinde yapılmışlar. Ancak daha sonra Romalılar buraya geldiklerinde, bu mezarları hazır olarak bulmuşlar ve mezarların bazılarını kendi mimarilerine göre değiştirmişler.” dedi.

Bölgedeki çalışmalar devam ediyor.

Popular Articles

Latest Articles