2015 yapımı San Andreas Fayı filminde The Rock olarak da bildiğimiz Dwayne Johnson’ı başrolde, Kaliforniya’da yaşanan büyük bir deprem sonrası çocuklarını kurtarmaya çalışan bir baba olarak izledik. Dozunda bir bilim kurguya ve dolu dolu aksiyona sahip San Andreas Fayı filmini bu kadar etkileyici yapan ise aslında gerçekten de böyle bir fay hattı olması ve filmdeki hikayenin gerçek öğeler barındırmasıydı.
San Andreas Fayı gerçekten de Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya eyaletinde bulunan bir fay hattı ve filmde gördüğümüz kadar da tehlikeli. Hatta bu fay 1906 yılında 7.9 büyüklüğünde bir depreme neden olduğu gibi yakın gelecekte de büyük bir depreme neden olacak. Gelin San Andreas Fayı benzeri, hikayesi ile olası felaketleri hatırlatan filmlerden bazılarına yakından bakalım.
Doğal felaketlerin sayısı artmış, Dünya yok olmanın eşiğine gelmiştir. Dünya liderleri bir araya gelerek bu felaketleri önlemek amacıyla bir uydu ağı geliştirirler. Başlarda her şey güzeldir ama bir noktada işler bozulur ve Dünya’yı koruması için geliştirilen uydu ağı, her şeyi yok etmeye başlar. Yapılması gereken tek şey büyük bir tehlikeyi göze alarak uydu ağını durdurmaktır ama nasıl?
Jeofizik doktoru Josh Keyes, araştırmaları sırasında Dünya çekirdeğinin olması gerektiği gibi hareket etmediğini fark eder. Yetkililere konuyu anlatıp araştırmayı derinleştirince çekirdeğin gezegenle beraber dönmediği, sabit olduğu ortaya çıkar. Eğer bu durum değişmezse kıyameti getirecek olaylar zinciri başlayacaktır. Keyes, bir grup bilim insanı ile insanlığı kurtarma yolculuğuna çıkar.
Poseidon isimli lüks gemi, içinde binlerce yolcu ve mürettebat ile birlikte Kuzey Atlantik’te yolculuğunu sürdürmektedir. Yılbaşı gecesi, herkes keyfine baktığı sırada 30 metrelik bir dalga gemiye çarpar ve onu alabora eder. Kaçarı yoktur, gemi kısa bir zaman sonra sulara gömülecektir. Peki binlerce kişi nasıl hayatta kalacak? İşte bundan sonrası tansiyonunuzu yükseltecek bir maceraya dönüşür.
Günümüzden yüzlerce yıl önce hazırlanmış Maya takvimi 2012 yılında bitiyor. Hayır, bu bir hata değil; çünkü o gün kıyamet kopuyor. Vizyona girdiği dönem büyük ses getiren ve bazı insanları da epey geren 2012 filmi, işte bu inanış ya gerçek olsaydı üzerine kurgulanmış bir hikaye anlatıyor. Gerçek olmadığını bilmemize rağmen izleyenleri tedirgin eden film, aslında gelecekte hala gerçekleşmesi mümkün bir senaryoya sahip.
Silverton küçük, kendi halinde bir kasabadır. Bir gün bölgede art arda hortumlar görülmeye başlar. Her yeni hortumda kasaba daha büyük hasar görmektedir. Aldıkları habere göre daha önce hiç olmadığı kadar büyük bir hortum yaklaşıyordur. Kasaba halkı en azından canını kurtarmak için kaçmaya karar verir ancak bazıları kalıp, bu anı ölümsüzleştirme planları yapmaktadır.
Üç haftadır hiç durmadan yağmur yağıyor, Antarktika'da devasa bir buzul koptu, işler hiç yolunda değil ama bunu fark eden tek iklim uzmanını da kimse dinlemiyor. Zor da olsa kendini dinleten uzman, dünyanın buzul çağına gireceğini söyleyince herkes güney kesimlere kaçmaya başlar. Fakat kaçamayan bir grup öğrenci New York’ta mahsur kalır ve medeniyetin ortasında, buzul çağını yaşarlar.
Yeni bir hayat kurmak isteyen Amerikalı bir iş insanı Güneydoğu Asya’ya yerleşir. Daha buraya alışamadan ülkede bir halk ayaklanması başlar. Durum giderek kötüleşmekte ve insanlar sokak ortasında infaz edilmektedir. Eşini ve çocuklarını yanına alan karakterimiz hızlı bir şekilde buradan uzaklaşmaya çalışır. Ona yardım edecek tek kişi ise henüz yeni tanıştığı yabancı bir adam olacaktır.
Yaşadığımız COVID-19 pandemisini önceden tahmin ettiği söylendiği için bir dönem hepimizin tekrar izlediği Contagion filminde, hava yoluyla kolayca bulaşan ve bulaştığı kişiyi birkaç gün içinde öldüren korkunç bir virüsün olduğu dünyayı izliyoruz. İnsanlar bir yanda hayatta kalmaya çalışırken diğer yanda uzman bir ekip insanları bu virüsten kurtarmanın yollarını arar.
Uzaylıların gerçek olduğuna dair her geçen gün yeni bir haber aldığımız bugünlerde Independence Day filmi de artık olası senaryolardan biri haline geldi. Filmde ansızın tüm iletişim sistemleri çöküyor ve bunun nedeninin yörüngeye giren uzay gemileri olduğu ortaya çıkıyor. Gizlice uzaylıların haberleşme kanalına sızan bir teknisyen, saldırı olacağını öğrenir ve gerçekten de saldırı başlar. Artık insanların tek amacı hayatta kalmaktır.
26 Aralık 2004 tarihinde gerçekten de yaşanmış bir tsunami felaketinde uyarlanan The Impossible filmi, Maria ve Henry’nin üç çocukları ile birlikte Tayland’a tatile gelmeleriyle başlıyor. 25 Aralık akşamı Noel partisinde eğlenen aile, 26 Aralık günü havuzda vakit geçirirken devasa dalgaların otele yaklaştığını görürler. Tek yapabilecekleri kaçmaktır ama nereye?
ABD’de yaşanan korkunç bir depremde çocuklarını kurtarmaya çalışan bir babanın hikayesini izlediğimiz San Andreas Fayı benzeri filmlerden bazılarını listeledik. Elbette bu liste çok daha uzun olabilirdi. Listemizde olmasını istediğiniz felaket filmlerini yorumlarda paylaşabilirsiniz.