aWindows 10’u sayısız güncellemenin ardından nihayet stabil bir şekilde bizlere sunan Microsoft, Haziran 2021’e dek Windows 10X adını taşıyacağı söylenen akıllı telefon, tablet ve bilgisayar uyumlu bir sistem üzerinde çalışıyordu. Ancak ani bir kararla Windows 10X iptal edildi ve yerini Windows 11’e bıraktı.
15 Haziran’da ISO uzantılı yükleme dosyası sızdırılan Windows 11’in yeni tasarım ve özelliklerine dair önemli bilgiler edinmiş, Windows 7, 8.1 ve 10 kullanıcılarına ücretsiz olarak sunulacağını öğrenmiştik. Ancak Microsoft bugün ağzındaki baklaları bir bir çıkardı ve Windows 11’i düzenlediği bir etkinlikte tanıttı. Windows 11’in tasarımı, önemli özellikleri ve çıkış tarihine dair tüm detaylar yakından bakıyoruz.
Akıllı telefonlarda daha yumuşak geçişlere epey alıştık. Microsoft, Windows 11 ile birlikte keskin animasyonları bir kenarı bıraktı, özellikle MacOS’un sunduğu deneyime rakip animasyonlara geçiş yaptı.
Windows 11’in görsel açıdan farkını ortaya koyan en önemli değişiklik, Windows 10’daki keskin kenar ve çerçeve görünümlerinden vazgeçilmiş olması.
Eğer birden fazla ekranınız yoksa aynı anda birden fazla pencerede çalışmak zor. Windows 10’da da yer alan çoklu görev yönetimi, Windows 11’de kullanımı ve geçişleri daha kolay bir hale getirildi.
Windows 10 ile birlikte Microsoft, kullanıcılara dokunmatik ekranlara özel bir arayüz sunmuş, buna tablet modu adını vermişti. Ancak Windows 11, arayüzü değiştirmeden dokunmatik ekranlarda kullanılabiliyor. Dokunmatik ekranlarda ihtiyaç duyduğumuz klavyelere de daha hızlı ulaşabiliyoruz.
MacOS’ta yıllardır var olan çoklu masaüstü özelliği, Windows 10’un son sürümlerinde yavaş yavaş geliştirildi. Ancak Windows 11 ile birlikte, çoklu masaüstü özelliği daha kullanışlı hane geliyor. Özellike fareyi trackpad ile kullanmayı seviyorsanız, farklı monitörlerde farklı masaüstleri açabilir, parmaklarınız ile hızlıca geçişler yapabilirsiniz.
Windows 10 ile hayatımıza giren bildirim ve işlem merkezi, Windows 11’in yeni tasarımına uyum sağlıyor. Daha geniş boşluklar, daha yumuşak bir görünüm ile karşımızda. Kullanım açısından önemli bir değişiklik yok, ancak bu şekilde daha şık olduğunu söyleyebiliriz.
Windows 7 ile fişi çekilen Widget’lar, Windows 11 ile birlikte özellikle akıllı telefonlardan tanıdığımız bir şekilde geri geliyor. Tamamen özelleştirilebilir araçlarla, başlat menüsünün eski konumundan Widget’lara ulaşmak mümkün oluyor.
En son Windows 10 ile birlikte değiştirilen ikonlar, Windows 11 ile birlikte “flat design” akımına uygun bir şekilde daha düz ve sade olarak karşımızdalar. İkonların farklı içerik türlerine göre farklı renklere sahip olduklarını görüyoruz. Windows 10’a alışan gözlerimiz yeni ikonlara ne kadar çabuk uyum sağlayacak merak konusu.
Windows 10 ile birlikte gelen karanlık mod seçeneği, Windows 11’de daha siyah tonlara izin verecek şekilde yenilendi. Bunun en büyük nedeni ise LCD ekranların yerine, siyah ve koyu renklere daha uyumlu olan OLED ve AMOLED ekranların yaygınlaşması. Böylece Windows 11’in karanlık modu, uygun ekrana sahip cihazlarda tıpkı Android ve iOS gibi daha az enerji tüketecek.
Windows 11, yeni nesil tasarıma uygun bir şekilde daha yumuşak sesler ile birlikte geliyor. Yine de kulaklarımızın duymaya alıştığı Windows XP’nin insanı sarsan hata sesini aramıyor değiliz. Artık Windows 11’de bir hata alsak bile yüzümüzü güldürecek sesler mevcut.
Geldik en radikal değişikliğe... Windows 11’den önceki tüm sürümlerde sol alt köşede bulduğumuz, gözümüzü bağlasalar fare imlecini üzerine götürebileceğimiz Başlat menüsü, artık görev çubuğunun ortasına taşındı. Menüyü açtığınızda ise bu kez yan yana değil, üst üste ikiye bölünmüş bir ekran bizi karşılıyor. Üst taraftan seçtiğimiz uygulamalara, alttan da bilgisayarımızdaki önemli dosya ve klasörlere hızlıca ulaşabiliyoruz. Bu değişim ile birlikte masaüstüne eklenen kısayollar eskisi kadar kullanışlı kalmayacak gibi görünüyor.
Ayrıca başlat çubuğunun yanına, tıpkı MacOS’larda olduğu gibi, favori uygulamalarımızın kısayollarını ekleyebiliyoruz. Ayrıca Microsoft bu değişimin tepki toplayacağını tahmin etmiş olacak ki başlat menüsünü sol alt köşeye taşımamıza izin verecek.
Yeni görev çubuğunda soldan sağa dizilim yerine merkezin tercih edilme nedeni ise yine dokunmatik ekranlı bilgisayarların sayısındaki artış. Ayrıca yeni arama ekranı, görev çubuğuna entegre dursa da MacOS’taki Spotlight özelliğine çok benziyor.
Minimum
Windows 11’in önümüzdeki sonbahar döneminde piyasaya sürülmesi bekleniyor. Windows 10 kullanıcıları için ücretsiz bir yükseltme olarak dağıtılacak Windows 11, isteğe bağlı bir yükseltme olacak. Bir başka deyişle Windows 10 kullanıcıları, resmi desteğin kesileceği tarih olan 2025’e kadar Windows 10’u kullanmaya devam edebilecek. Ayrıca beta sürümleri önümüzdeki haftadan itibaren yayınlanmaya başlayacak.