U­l­u­s­l­a­r­a­r­a­s­ı­ ­B­a­n­k­a­c­ı­l­ı­k­ ­D­e­v­l­e­r­i­,­ ­Y­e­n­i­ ­M­e­r­k­e­z­ ­B­a­n­k­a­s­ı­ ­F­a­i­z­ ­K­a­r­a­r­ı­ ­T­a­h­m­i­n­l­e­r­i­n­i­ ­A­ç­ı­k­l­a­d­ı­

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, 21 Ekim tarihinde yaptığı açıklamayla birlikte faizin düşürüldüğünü duyurmuştu. Faizin 200 baz puan düşürülmesini sağlayan kararın ardından %16’ya çekilen faiz, dünyada ve Türkiye’de pek çok ekonomistin beklediğinin tersi yönünde alınan bir karardı. Bu kararın ardından dolar, hızlı bir şekilde yükselmeye başladı.

19 Kasım gününde Merkez Bankası, bu ay aldığı ve fazlasıyla merak edilen faiz kararını da açıkladı ve faizin 100 baz puan daha düşürüldüğünü duyurdu. Önceki kararın ardından 10 TL’yi aşan dolar, bu kararla 11 TL’yi aştı. Karardan 5 gün geçti ve dolar, şu anda 13 TL’yi aşmış bir şekilde yolunda ilerliyor. Peki, Merkez Bankası’ndan önümüzdeki günlerde bu durumu düzeltmeye yönelik bir karar gelecek mi? İşte bu sorunun cevabı, uluslararası bankaların tahminlerine göre evet:

ABD merkezli Goldman Sachs, dün yaptığı açıklamada TCMB’nin gelecek yılın ikinci çeyreğinde politika faizini %20’ye yükseltebileceğini ifade etti. Bununla birlikte TL üzerinde devam eden baskı nedeniyle daha erken bir hamlenin de gelebileceğini söyledi. Goldman Sachs analisti Murat Unur, faizde %20’lik bir artışın enflasyonu tek haneli rakamlara indirmek için yeterli olmayacağını, ancak finansal istikrar için yeterli olabileceğini belirtti.

Fransa merkezli Societe Generale ise faiz oranlarında gelecek ay içinde ‘acil’ artış yapılacağını öngördü. Banka, faiz oranının 2022’nin ilk çeyreğinin sonunda yaklaşık %19’a yükselmiş olacağını tahmin etti. Mevduat çekme limiti gibi bazı sermaye kontrolü araçlarının da kullanılmasının mümkün olduğunu ifade etti. Banka, aynı raporunda TL’ye olan güvenin azalmasıyla insanların bankaya koşabileceğini, finansal piyasalardaki istikrarın bozulabileceğini ve hiperenflasyon dönemine yol açabileceğini de ekledi.

İtalya merkezli UniCredit’in ekonomistleriyse TL’nin değer kaybının TCMB’yi aralık ayında ya da 2022’nin başında faiz artırmaya zorlayabileceğini ifade etti. Değer kaybının önlenmesi için rezervlerin de kullanabileceğini söyleyen ekonomistler, yine de bu önlemlerin uzun vadede işe yaramayacağını, faiz artırımının gerekli olacağını belirtti. TCMB’nin faiz indirimlerine devam etmesi durumundaysa likidite önlemleriyle geçici bir sıkılaşmanın daha sık görülebileceği, ancak bunun da TL’nin değer kaybının önüne geçemeyeceği dillendirildi.