A­t­a­l­a­r­ı­m­ı­z­ı­n­ ­H­u­y­u­ ­S­u­y­u­ ­O­r­t­a­y­a­ ­Ç­ı­k­a­c­a­k­:­ ­2­0­ ­B­i­n­ ­Y­ı­l­l­ı­k­ ­K­o­l­y­e­ ­P­a­r­ç­a­s­ı­n­d­a­ ­İ­n­s­a­n­ ­D­N­A­­s­ı­ ­B­u­l­u­n­d­u­

A­t­a­l­a­r­ı­m­ı­z­ı­n­ ­H­u­y­u­ ­S­u­y­u­ ­O­r­t­a­y­a­ ­Ç­ı­k­a­c­a­k­:­ ­2­0­ ­B­i­n­ ­Y­ı­l­l­ı­k­ ­K­o­l­y­e­ ­P­a­r­ç­a­s­ı­n­d­a­ ­İ­n­s­a­n­ ­D­N­A­­s­ı­ ­B­u­l­u­n­d­u­

On binlerce yıl öncesinden bulunan kolye ve küpeler bile o yıllara ışık tutulmasını sağlayabiliyor. Aksesuarların bulunduğu bölgedeki insan topluluğunun statü ayrımı ve kültürü, bu keşifler sayesinde aydınlığa çıkıyor.

Ancak aynı bölgede insan kalıntısının olmaması, o dönemde yaşayan insanların kesin olarak nereye ait olduklarını bilmemizin önüne geçiyor. Fakat yeni geliştirilen yöntemlerle artık bu da mümkün olmaya başladı. Bir örneği de 3 Mayıs’ta yayımlanan bir araştırmayla duyuruldu.

kolye

Max Planck Enstitüsü’nden bilim insanları, bir eşya üzerine bulaşan insan DNA’larını, eşyayı parçalamadan elde etmek için geliştirdikleri yeni yöntemi kullandı. 2019 yılında Sibirya’daki Denisova Mağarası’nda bulunan ve yaklaşık 20 bin yıllık olduğu düşünülen kolyeden ‘çevresel DNA (eDNA)’ elde edildi.

DNA’yı inceleyen bilim insanları, DNA’daki X kromozomu sayısının, bu kolyeyi takan kişinin bir kadın olduğuna işaret ettiğini gördü. Ayrıca kadının DNA’sı, 17 bin ila 24 bin yıl önce bölgede yaşayan iki toplulukla uyuşuyordu.

DNA, günümüz insanlarıyla karşılaştırıldığındaysa kişinin kızılderililere büyük oranda benzediği ortaya kondu. Öte yandan kromozomlar dışında kadının hiçbir fiziksel kalıntısına rastlanılmadı.

dna

İnsan ve diğer tüm canlıların DNA’ları, ter veya deri hücreleri aracılığıyla etrafa saçılıyor. Kolye parçasında bulunan DNA da aslında bu yolla eşyaya bulaşan DNA’lardan biriydi.

Bilim insanları, kolyedeki DNA’yı elde etmek içinse özel bir kimyasal karışımdan faydalandı. Bu kimyasal karışım 90 santigrat dereceye kadar sıcaklıkta ile ‘yıkanan’ kolye, hiçbir zarar görmeden DNA’nın elde edilmesini sağlıyordu.

Üstelik bu yöntem o kadar başarılıydı ki, Enstitü’den Elena Essel’e göre bir insan dişinin örneği alınmışçasına sonuç elde edildi.

Max Planck Enstitüsü’ndeki ekip, artık yeni yöntemlerini daha önce keşfedilmiş diğer eşyalar ve aksesuarlar üzerinde de uygulamaya başlayacak. Bu sayede daha önce geçmişte görülmemiş ve öğrenilmemiş diğer detayların gün yüzüne çıkarılması hedeflenecek.

İLGİLİ HABER

Orta Çağ'da Yaşadığı Rivayet Edilen Bu İnsansı Yaratıklar Neyin Nesiydi? Piri Reis'in Haritasında da Var!

Popular Articles

Latest Articles