H­u­b­b­l­e­ ­U­z­a­y­ ­T­e­l­e­s­k­o­b­u­,­ ­D­e­v­ ­Y­ı­l­d­ı­z­l­a­r­ı­n­ ­D­o­ğ­u­m­ ­Y­e­r­i­n­i­ ­G­ö­r­ü­n­t­ü­l­e­d­i­

H­u­b­b­l­e­ ­U­z­a­y­ ­T­e­l­e­s­k­o­b­u­,­ ­D­e­v­ ­Y­ı­l­d­ı­z­l­a­r­ı­n­ ­D­o­ğ­u­m­ ­Y­e­r­i­n­i­ ­G­ö­r­ü­n­t­ü­l­e­d­i­

HII bölgesi, yüzlerce ışık yılı genişlikte olabilen, içerisinde yıldız oluşumlarının gerçekleştiği, parlayan bir plazma ve gaz bulutudur. Çok genç yıldızlar zamanla parlayarak görünür olur ve çevrelerindeki madde yıldız ışığı ile parlayan bulutlara dönüşüyor, bu bölgeler HII bölgesi olarak biliniyor. HII bölgelerinin parlaklığı hidrojen gaz bulutları ile çevrili genç yıldızlardan çıkan mor-ötesi ışınımla etkileşimlerinden kaynaklanıyor.

Tarantula Bulutsusu, Samanyolu galaksimize komşu gökada olan Büyük Macellan Bulutu'nda 160.000 ışık yılı uzaklıkta bulunuyor. 30 Doradus veya NGC 2070 olarak da bilinen bu bölge, yaklaşık 1000 ışık yılı genişliğinde. Söz konusu bölge, süper yıldız kümeleri olarak adlandırılan yoğun yıldız konsantrasyonuna sahip. Süper yıldız kümesi, HII bölgesi çevresinde genellikle çok sayıda genç ve çok büyük kütleli yıldızlardan oluşuyor. Süper yıldız kümesi bulunan bir HII bölgesi, toz kozası ile çevrili.

Astronomlar, dev yıldızların oluştuğu çevre hakkında daha fazla bilgi edinmek için LHA 120-N 150'yi inceledi. Dev yıldızların oluşumunun teorik modelleri, bunların, yıldız kümeleri içinde oluşmaları gerektiğini düşündürüyor ancak gözlemler, yıldız kümelerinin yüzde 10 kadarının da izolasyonda oluştuğunu gösteriyor.

İLGİLİ HABER

Hubble'ın Yerini Alacak James Webb Uzay Teleskobu, Bir Testten Daha Başarıyla Geçti

Tarantula Bulutsusu, bu bulmacayı çözmek için mükemmel kümeler olarak karşımıza çıkıyor çünkü içindeki kütleli yıldızlar hem kümelerin üyeleri şeklinde hem de izole olarak bulunabiliyor. Astronomlar, Hubble'ın yardımıyla, bulutsuda görünen izole yıldızların gerçekten tek başına mı oluştuklarını, yoksa yıldız “kardeşlerinden” uzaklaşıp uzaklaşmadıklarını bulmaya çalışıyor.

Fakat tüm bu çalışmalar, birtakım zorlukları içinde barındırıyor. Zira genç yıldızlar, özellikle de kütleli olanlar, tamamen oluşmadan önce yoğun toz kümelerine oldukça benziyor. İşte LHA 120-N 150, sınıflandırılmamış kaynakların bir karışımı olan bu gibi nesnelerden oluşuyor: bazıları genç yıldız objeleri, bazıları da muhtemelen toz kümeleri.

Durumun farkında olan bilim insanları, kütleli yıldızların kökenine ilişkin cevaplanmamış soruya yanıt aramak için ayrıntılı analizler ve gözlemlere başvuracaktır.

Popular Articles

Latest Articles