S­a­v­a­ş­ı­n­ ­İ­n­s­a­n­l­a­r­a­ ­V­e­r­d­i­ğ­i­ ­Z­a­r­a­r­l­a­r­ı­ ­T­ü­m­ ­Ç­ı­p­l­a­k­l­ı­ğ­ı­y­l­a­ ­G­ö­s­t­e­r­e­n­ ­1­2­ ­S­a­v­a­ş­ ­K­a­r­ş­ı­t­ı­ ­F­i­l­m­

S­a­v­a­ş­ı­n­ ­İ­n­s­a­n­l­a­r­a­ ­V­e­r­d­i­ğ­i­ ­Z­a­r­a­r­l­a­r­ı­ ­T­ü­m­ ­Ç­ı­p­l­a­k­l­ı­ğ­ı­y­l­a­ ­G­ö­s­t­e­r­e­n­ ­1­2­ ­S­a­v­a­ş­ ­K­a­r­ş­ı­t­ı­ ­F­i­l­m­

Savaş filmleri genellikle aksiyon sahnelerinden dolayı ilgi çekse de bu filmlerin verdikleri ilk mesaj daima savaşın yarattığı tahribat üzerinedir. İçerikteki savaş karşıtı filmler daha çok bu yönleriyle öne çıkıyor ve izleyiciye verdikleri mesaj kaygısı bakımından her biri oldukça değerli.

Tarihteki gerçek savaşların askerler ve siviller üzerindeki çarpıcı etkisini sunarak savaşın yarattığı duygusal yıkımı gözler önüne seren bu antimilitarist filmleri izlediğinizde etkisinden kolay kolay çıkamayacaksınız.

1950-53 yıllarında Güney Kore ve Kuzey Kore arasındaki savaşta iki kardeşin karşı karşıya gelmesini konu alan film, içerdiği yoğun dram nedeniyle savaşın ne denli büyük bir trajedi olduğunu bütün çarpıcılığıyla gösteriyor.

Filmde öldürme içgüdüleri ağır basan çavuşun, barış yanlısı askerle çelişkileri ön plana çıkıyor ve bir müfreze böylece psikolojik bir savaşın da ortasında kalıyor.

I. Dünya Savaşı'nda Amerikan bombardımanı altında kalan Japonya'da hayatta kalmaya çalışan iki kardeş, türlü türlü zorlukları aşabilecek midir?

II. Dünya Savaşı'nın birkaç yıl öncesinde gayet mutlu bir hayat süren Guido, önce Dora'yla evlenir, sonra da bir çocuk sahibi olurlar. Her şey kusursuz iken savaş patlak verir ve Yahudi oldukları için toplama kampına götürülürler. Guido, oğluna esir kampının ve savaşın bir oyundan ibaret olduğunu söyleyecektir.

Yıl 1993. Tüm şiddetiyle süren bir savaşın ortasında tarafsız bölgede kalan iki düşman askerinin yaşadıkları hem onların hem de izleyicinin savaşa bakış açısını etkileyecek güçte.

Savaşta üç oğlunu kaybeden bir anne, en azından hayatta olan son oğlunun yaşadığını duymak ister. Amerikan ordusu, annenin son oğlu olan Er Ryan'ı kurtarmak için elinden geleni yapacaktır.

En az 1100 Yahudi'nin hayatını kurtaran Oscar Schindler'in gerçek hikâyesini anlatan film, 7 dalda Oscar kazanarak tüm zamanların en saygın filmleri arasına ismini yazdırmayı başardı.

27 yaşındaki Polonyalı piyanist Wladyslaw Szpilman, Chopin'in C minor Nocturne adlı eserini çaldığı esnada içinde bulunduğu radyo istasyonu bombalanır. Daha sonra sırf Yahudi olduğu için Varşova gettolarına sürülür ve kendini olağanüstü bir hayatta kalma serüveninde bulur.

Mozart'ın müziğiyle sahnelerin etkisinin arttığı filmde savaş sahnelerinden çok savaşın insanlara yansımasını izliyorsunuz. Verdiği mesajların çarpıcılığı bakımından en etkili antimilitarist filmlerin başında geliyor.

Saddam Hüseyin'in Kürtlere uyguladığı soykırımın yansımalarını aktaran filmde bir mülteci kampındaki çocukların hayatta kalma serüvenini izliyoruz. Film, ABD-Irak savaşına az bir zaman kala bölgedeki yerel halkın hisleriyle biraz olsun empati kurmanızı sağlıyor.

Jim adlı İngiliz bir çocuk, ailesiyle birlikte Şangay'da yaşamlarını sürdürürken II. Dünya Savaşı patlak verir. Japonya tarafından işgal edilen Şangay'da zor durumda kalan Jim, Japonya'daki bir toplama kampına götürülür.

Chaplin bu filmi yapmaya başladığında II. Dünya Savaşı'nın esamesi okunmuyordu. Olacakları öngörmüşçesine bir diktatörün tehlikelerine dikkat çekti. Film, o dönemde Almanya ve İtalya'da yasaklandı. Chaplin'in filmin sonundaki o efsane konuşmasını videoda izleyebilirsiniz.

İLGİLİ HABER

Tarih Bu Görüntüleri Unutmayacak: Rusya-Ukrayna Savaşından Yürekleri Paramparça Eden Fotoğraf ve Videolar [13. Gün]

Popular Articles

Latest Articles