Sevin ya da sevmeyin, fantastik macera ve hatta korku denilince aklımıza gelen ilk figürler vampirler oluyor. Destansı hikayelerinde sık sık ezeli düşmanları olan kurtadamları ve her türlü kara büyüyü yapan kötü kalpli cadıları da vampirlerle birlikte izliyoruz. Elbette son yıllarda vampir tanımı da biraz değişti ve hikayeler hiç olmadığı kadar zengin bir hale gelmeye başladı.
Zaman zaman vampir dizileri bildiğimiz anlamdaki kana susamış vampirleri değil, insanlar arasında hayatta kalmaya çalışan vampirleri anlatıyor. Bazen ise anlatılanlar tam olarak bu efsanevi yaratıkların hakkını veriyor. Gelin Rotten Tomatoes eleştirmenlerinden tam not almış, IMDb puanları da bir hayli yüksek olan en iyi vampir dizilerinden bazılarına yakından bakalım.
Mystic Falls isimli aklınıza gelen her türlü fantastik olayın mümkün olduğu bir kasabaya gelen Elena ile kardeşi burada yaşayan teyzelerinin yanına taşınırlar. Elbette işler hayal edildiği gibi sakin bir şekilde ilerlemez ve doğaüstü olaylar gün yüzüne çıkmaya başlar. Damon ve Stefan isimli kardeş vampirler arasında yaşanan çatışmanın ortasında kalan Elena ise arabulucu olmaya çalışır.
Küçük bir kasabada yaşayan Bon, telepatik güçlere sahip bir garsondur. Derken kasabaya Bill isimli biri gelir. Bill aslında 174 yaşında bir vampirdir. Daha da garip olan ise vampirler artık sentetik bir kan içtikleri için kana susamış canavarlar değillerdir. Yine de hiçbir formül, gerçek kanın yerini tutamaz.
Buffy the Vampire Slayer isimli sevilen vampir dizisindeki yan karakterlerden biri olan vampir Angel’ın hikayesinin anlatıldığı dizide bir değişim yolculuğu izliyoruz. Vampir Angel yüzlerce yıl boyunca insanlara işkence yapmış ve cinayetler işlemiştir. Derken ruhu geri verilir. Ruhun geri gelmesi ile birlikte vampirimiz vicdan azabı çekmeye başlar.
Ülkemizde Vaiz ismiyle yayımlanan Preacher çizgi romanından uyarlanan dizide bir garip vaiz hikayesi izliyoruz. Sıradan bir vaiz olan Jesse, tanrısal güçlere sahip bir varlıkla birleşir. Kilisesi yerle bir olan ve tüm cemaati ölen Jesse, yeniden tanrıyı bulmak için bir vampir ve eski sevgilisinden yardım alır. Tabii bu doğaüstü olaylar yalnızca bir başlangıçtır.
Soylu bir cadı ailesinin üyesi olan Diana, bir gün kütüphanede gizemli bir el yazması bulur. El yazmasının bulunması ile iblisler, cadılar ve vampirler yeryüzüne çıkarak her yeri ele geçirmeye başlar. Başlattığı gibi bu korkunç olayları bitirmek de Diana’nın görevidir ama nasıl? Tam bunu düşündüğü sırada Matthew adlı bir vampir ona yardım etmek istediğini söyler. İyi de vampirler ve cadılar ne zamandan beri birlikte çalışıyor ki?
İngiltere’nin en karanlık zamanlarının yaşandığı Viktorya dönemi. Kimler yok ki bu dönemde? Dracula, Dorian Gray, Dr. Frankenstein ve canavarı. Korku edebiyatının en önemli figürlerinin bir arada olduğu dizi boyunca her saniyesi kan donduran olayların yaşandığı heyecan dolu bir hikaye izliyoruz.
Aynı isimli çizgi romanın dizi uyarlaması olan Castlevania’da Vlad Dracula’nın işgali altındaki Doğu Avrupa topraklarında geçen bir hikaye izliyoruz. Vampir avcısı Belmont ailesinin son ferdi olan Simon, vampirler tarafından işgal edilmiş olan topraklarına geri döner ve yaşayanların dünyasını bu canavarlardan kurtarmak için kanının son damlasına kadar savaşır.
Yayınlandığı dönem gerçek bir efsaneye dönüşen Buffy the Vampire Slayer dizisinde sıradan bir hayat sürmeye çalışmasına rağmen kaderin kendine çizdiği yazgıdan kaçamayan Buffy isimli genç bir kadının hikayesini izliyoruz. Buffy dünyayı sarmış olan vampirler ve diğer kötücül yaratıklara karşı tek başına mücadele etmektedir. Arkadaşlarından yardım almaya başladığı zaman ise işler giderek daha heyecanlı bir hal alır.
The Vampire Diaries dizisinin bir yan hikayesi olan The Originals, izleyenleri vampirlerin kökenine götürüyor. Hayley’in Klaus’tan hamile olduğunun ortaya çıkmasıyla başlayan dizi, Mikaelson kardeşlerin yıllar sonra aslında kökleri olan New Orleans şehrine dönmeleriyle daha da heyecanlı bir hal alıyor.
Televizyon dünyasının en başarılı fantastik dizilerinden bir tanesi olan Supernatural’da vampirler, kurtadamlar, şeytanlar, melekler aklınıza gelen her türlü doğaüstü yaratık var. Çünkü onların işi bu, Winchester kardeşler Amerika’yı karış karış geziyor ve canavarları öldürüyorlar. Onlara minnettar olmalısınız çünkü birkaç defa da kıyameti durdurarak dünyayı kurtardılar.
Yalnızca bir sezonluk bir dizi olmasına rağmen adını korku türünün kültleri arasına yazdırmayı başarmış olan Kolchak: The Night Stalker dizisinde doğaüstü olayları araştırmakla görevli muhabir Carl Kolchak’ın hikayesini izliyoruz. Dizi boyunca Kolchak’ın peşine düşüyoruz ve onunla beraber dünyamızda yaşanan garip olayların hikayesini izliyoruz.
What We Do in the Shadows sahte belgesel türünde bir anlatıya sahip. Hikayemizin baş karakterleri dört vampir, üstelik bu vampirler ev arkadaşı. Dizi boyunca vampir karakterlerimizin günlük hayatına konuk oluyoruz ve onların günümüz dünyasında nasıl hayatta kaldıklarının eğlenceli macerasını izliyoruz.
BluTV orijinal yapımı olan Yaşamayanlar dizisi, ilk Türk vampir dizisi olarak özel bir yerde olsa bile yine de pek beğenilmemiştir. Kendisini vampire dönüştüren Dmitry’yi bulmak için İstanbul’a gelen Mia, burada kendini bambaşka bir dünyanın içinde bulur.
Fantastik dünyanın en sevilen canavarlarının anlatıldığı en iyi vampir dizilerini listeledik ve kısaca izleyiciye sundukları hikayelerden bahsettik. Elbette bu liste çok daha uzun olabilirdi. Listemizde olmasını istediğiniz vampir dizilerini yorumlarda paylaşabilirsiniz.