NASA, yabancı dünya arayışında önemli bir dönüm noktası olarak gördüğü uzay teleskobu TESS’i uzaya SpaceX’in Falcon 9 roketiyle gönderdi. Ancak TESS başarılı bir gözlem yapana kadar konuşacağımız şey, SpaceX’in mevcut başarısı olacak. Çünkü şirket, 2018’in başından bu yana 8. kez uzaya yük gönderdi ve başarılı bir şekilde Falcon 9 roketinin geri dönmesini sağladı.
Aynı zamanda TESS görevinin yapıldığı yer de çok manidardı. 6 Şubat 2018’de gerçekleştirilen tarihi Falcon Heavy fırlatmasının yapıldığı yerde yapıldı. Genel anlamda bakıldığında bu fırlatma, SpaceX tarihindeki 52. fırlatmaydı. Bu fırlatmaların 24 tanesi geri dönüşümlü roketlerin kullanıldığı kalkışlardı. Dün gece Pasifik Okyanusu’ndaki insansız Drone gemisine iniş gerçekleştirildi.
SpaceX aynı zamanda son Falcon 9 kalkışlarında, roketlerin ucunda bulunan yük kapsülünü de yeniden kullanılabilir yapmak istiyor. Çünkü o kapsülün değeri tam 6 milyon dolar ve her fırlatmada yeni bir tane kullanılması maliyetleri arttırıyor.
Uzay ajansı, iki yıl sürmesi planlanan bir görevle Dünya yörüngesine TESS (Transiting Exoplanet Survey Satellite) ismindeki teleskobu fırlattı. Bu küçük fakat teknoloji harikası olan uydu, Güneş Sistemi dışındaki gezegenleri aramak için 200.000 yıldızın yörüngesini izleyecek. NASA’da görevli bilim insanları, şu ana kadar farklı yıldızların yörüngelerinde 3700 gezegen tanımlayabildiğimizi hatırlatarak TESS’in çok daha fazla gezegen keşfetme potansiyelini vurguladılar.
2009 yılında gönderilen Kepler, 2700 Güneş Sistemi dışı gezegen keşfetti. TESS ise NASA’nın bugüne kadar yabancı gezegen keşfetmek adına attığı en iddialı adım. Uydunun Kepler’e kıyasla daha çok detay gözlemleyebilen yapısı sayesinde Samanyolu’nun %85’ini taraması bekleniyor