Eski PayPal çalışanı üç arkadaş tarafından 2005 yılında Kaliforniya’da kurulan Youtube, o günden bu yana öylesine büyüdü ki sosyal medyanın demirbaşlarından birisi; hatta belki de en önemlisi oldu.
Herkesin belli kurallar çerçevesi dahilinde kafasına estiği gibi videolar paylaşmasına olanak sağlayan Youtube’da eğitimden eğlenceye milyonlarca çeşit içerik bulmak mümkün. E hal böyle olunca da yıllar içinde ortaya çok değişik işler çıktı tabii.
Bu yazımızda sizlere “Meğer neler izlemişiz ya, “ dedirtecek, Youtube Türkiye’de güldürürken düşündürmesiyle (!) viral olmuş videoları derledik. Ayrıca merak edenleriniz varsa “Meğer Neler İzlemişiz Part 1”e de buradan ulaşabilirsiniz.
Küçük bir not: Videolara geçmeden önce, bazı videoların küfür ve argo içerdiğini, rahatsız olanların bunu bilerek yazıya devam etmelerini söylemeden geçmeyelim. Bir de, içeriğin sadece eğlence amaçlı olduğunu, videolardaki kişileri hiçbir şekilde rencide etme amacı olmadığını da belirtmek isteriz. Keyifli okumalar!
Daha introsuyla kalbimizi kazanan, hayata yapılmış haklı bir isyan olan bu şarkıyı hatırlamayanız yoktur herhalde. Şarkıyı söyleyen kardeşimiz bir ara kendisini öylesine kaptırıyor ki, nefes almayı bile unutuyor. Albüm çıkarsa deli satacağından hiç şüphemiz yok.
İstanbul’un fethine dair her şeyi unutun ve hikayeyi bir de Kenan komutanın ağzından dinleyin... Zamanında kimsenin gözlerine bakmaya cesaret edemediği Kenan komutanın, Fatih Sultan Mehmet’e şarap ısmarlamışlığı bile var. Gönülden inanıyoruz ki bıraksak tek başına Rusya’yı bile fetheder. Kendisi en son Bursa’da Covid-19 öldürürken görülmüş.
Genelde herkes bu arkadaşın anlatış biçimine takılmış olsa da, o kısmı es geçtiğinizde aslında gayet kaliteli bir hikaye. Gerçi hikayeyi bu kadar kaliteli kılıp efsaneleştiren de bu anlatış şekli değil mi zaten? Homeros görse kıskanır.
Söyleyiş tavrı ve kullandığı dil biraz kaba olsa da çocuk özünde haklı aslında. Olanı olduğu gibi söylüyor; kan onun damar onun. Yaz aylarında korkularından cam çerçeve açmaya çekindiğimiz sivrisineklere söylemek istediklerimize tam olarak tercüme olmuş kendisi; ne bir eksik ne bir fazla.
Türk televizyonlarında yayınlanan eğlence programları denince hepimizin aklına gelen ilk isim aynıdır diye düşünüyorum: Çarkıfelek. Bu başarıda Mehmet Ali Erbil’in sıra dışı sunuculuğunun da etkisi epeyce bir büyük tabii. Sunucu bu kadar renkli olunca, programın konukları da bir o kadar renkli oluyor haliyle. Boş zamanlarında keyfince şarkı besteleyen Ray Ray Kasım da bu konuklardan birisi. Bir de şarkının sözlerini de anlayabilseydik tadından yenmezdi.
Aslında tek derdi sokakta yaşayan bir dedeye yardım edilmesi için belediye başkanına mesaj vermek olan bir teyzenin, kameranın yarattığı heyecan ve baskıdan mı yoksa başka bir sebepten midir bilinmez, birden histerik bir şekilde gülmeye başlamasıyla gelişen ve muhabirin “Ulan hep beni buluyor bunlar yaa,” diyerek sitem etmesiyle zirve yapan videonun bir dönem herkesi güzel güldürdüğü doğru. Vay be, tam 11 yıl olmuş!
Videonun ve amcanın çıkardığı seslerin komikliğini de geçtim, amca çok tatlı değil ama ya? Koşa koşa muhabirin yanına geldiği gibi yanaklarını öpmesi veya koyunlar iddia ettiği gibi çağırınca yanına gelmediğinde gülmesi olsun, bu yurdun güzel insanlarına çok güzel bir örnek kendisi.
Doğruya doğru- iş internetten alışveriş yapmaya geldiğinde hepimiz biraz stres oluruz. Bu olayı kendine tiye alıp eğlenen bu arkadaşımız da bu videosuyla aslında bu hislerimize tercüman olmuş diyebiliriz.
Ya bu çocuk senin düşmanın değil, kardeşin. Hiç mi acımadın bu çocuğa ya? Gerçi rahat bir şekilde uykuya geri dönebilmesinden de anlaşılacağı üzere Nazif’in de pek umurunda değil gibi duruyor.
Bu video yüzünden bütün bir gençlik okulda tuvalete giderken mont giyerek gitti... Asıl tuhaf olan şey ise kimsenin “Neden? “diye sorgulamamış olması.
2009 yılına ait olan bu video, serideki en eski video olma ödülünün de sahibi. Ufak bir yanlış anlaşılma sonucu muhabir ile oto pazarda kamyonetini satmaya çalışan bir amca arasında gelişen komik bir konuşmanın olduğu bu video, belki de Youtube Türkiye komik videolar tarihini başlatan kıvılcım bile olabilir.
Yapılan anlatım bozukluğundan bağımsız konuşacak olursak; şu adamın söylediklerini kulağımıza küpe yapsak cidden bu dünya çok daha güzel bir yer olmaz mıydı?
Serideki diğer videolara göre daha yeni olduğu için çok nostaljik bir his vermese de böyle bir liste yapıp Taksim Dayı’yı dahil etmeseydik ayıp olurdu diye düşünüyoruz. Muhabirin, İngilizce bir şekilde “Taksime nasıl giderim? “ diye sorması üzerine hiçbir dilde cevap veren Taksim Dayı, zamanında hepimizi iyi güldürmeyi başardı.
“Meğer Neler İzlemişiz Part 2: Youtube Türkiye’de viral olan videolar “ yazımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Yazıya tıklamadan önce karşılaşmayı beklediğiniz ama bizim eklemeyi unuttuğumuz videolar olabilir; ancak hiç üzülmeyin. Onlar da Part 3’e artık.