Dijital sanat yayın platformu De Artium bu ay itibariyle sanatseverlerin kullanımına açıldı. Girişim, dijital sanat dünyasında sanatçı, küratör ve sanatseverleri aynı platformda bir araya getirerek dijital sanatın herkes tarafından ulaşılabilir olmasını sağlıyor.
Dijital sanat alanında Türkiye’nin Dünya çapında üne sahip pek çok sanatçıya sahip olduğunu ekleyelim. Dijital ekranları birer dijital sanat eserine dönüştüren De Artium toplam 5 aylık yoğun bir çalışma ile geliştirildi. Ekip De Artium'u geliştirirken hazır bir altyapı kullanmadıklarını belirtiyor. Bu da platformun baştan sona ekip tarafından geliştirildiğini gösteriyor. Web, iOS ve Android uygulamaları ile PC/Latop, tablet ve akıllı telefonlardan platforma erişim imkanı bulunuyor.
Kamusal ve kurumsal mekanların marka değerine katkı sunmayı hedefleyen girişim, bireysel kullanımda ise mekanların kişiselleştirilmesine olanak sağlıyor. Kurumsal açıdan bakacak olursak, atıl duran ekranlar, kurumsal iletilişim yapan ya da sadece reklam alan bir digital signage'a dönüşmek yerine De Artium sayesinde dijital sanat ile buluşuyor.
Sanatseverler, platforma akıllı telefonlar, tabletler ve kişisel bilgisayarlarından erişerek Dijital Sanat Eserlerini, Sanatçıları ve Oynatma Listelerini keşfediyor ve eserleri ekranlarında kolayca deneyimleyebiliyor.
Kullanıcılar, beğendikleri oynatma listelerini, kamusal alanlardaki dijital duvarlar, iş yerlerindeki LED ekranlar veya konutlarda kullanılan televizyonlarda, özetle tüm yaşam alanlarında izleyebiliyor. Sanat eserleri, dekoratif amaçlı kullanılabiliyor.
Djital Sanatı tanımak ve keşfetmek isteyen sanatseverlerin, De Artium'da tamamen ücretsiz olarak kayıt, gezinme ve ön izleme imkanına sahip olduğunu söyleyelim. Platformun abonelik ücretlerinden bahsetmekte de fayda var. Dijital sanat yayınına erişim için abonelik modeli üzerinden gelir elde eden De Artium, aylık veya yıllık abonelik planları sunuyor.
Ayda 1 eurodan başlayan üyelik planları sunan De Artium, Artlover planından başlayarak zengin dijital sanat içeriğine sınırsız erişim imkanı sunuyor. Girişim ayrıca eser satış ve ikinci el satış üzerinden de gelir elde ediyor.
De Artium ekibi konu hakkında şu yorumu yapıyor:
Söz konusu sanat olduğunda kürasyon da bu dijital serginin en önemli faktörlerinden biri. Bu anlamda De Artium'un kürasyon faaliyetlerinden de bahsetmek mühim. Artistik direktörlüğünü Hakan Yılmaz ile Mehmet Ünal'ın üstlendiği projenin küratörlüğünü Esra Özkan, mimari tasarımını ise Ecem Dilan Köse yapıyor.
Yerel ve uluslararası birçok sanatçının eserlerini, ister uzman küratörler tarafından derlenmiş farklı kürasyonlar ile dijital ekranlarınızda deneyimleyebiliyorsunuz. Arzu ederseniz yalnızca kendi oluşturacağınız oynatma listelerini ekranlara yansıtmanız da mümkün.
Platform sanatçılara kendilerini ve eserlerini tanıtma olanağı sunuyor. Ayrıca eser sahibi sanatçılar, De Artium'un gelir paylaşım modeli ile yayın abonelik gelirleri ve eser satış gelirlerinden kazanç elde ediyor.
De Artium'un henüz yerli bir rakibi bulunmuyor. Uluslararası pazara baktığımızda ise girişimin Sedition, Niio ve Blackdove ile rekabet ettiğini görüyoruz. Ekip planlarını şu cümlelerle aktarıyor:
Teknoloji girişimcisi ve Keiretsu Melek Yatırım Ağı yatırımcılarından Utkan Şanda'nın 2020 Haziran ayında ön tohum yatırımını yaparak teknoloji geliştirme desteği verdiğini hatırlatalım. İlk olarak 2020'nin Aralık ayında sanatçı erişimine açılan De Artium, 2021 yılında Türkiye’de yaygınlaşmayı planlıyor. Ekip, öncelikle daha çok ofis ve işyerlerinde tercih edileceğini ancak bilinirlik arttıktan sonra evlerde de yaygınlaşacağını öngörüyor. 2022 yılından itibaren başta Avrupa pazarı olmak üzere globale yayılmayı hedefliyor.
Pek çok sektörde olduğu gibi sanat sektörünün de geleceği ve teknolojisi, tüketicilerin tercihleriyle şekillenmeye devam ediyor. Son zamanlarda üretilen sanat eserleri, NFT olarak blockchain alt yapısına bağlanıyor. Böylece taklit edilme konusu ortadan kaldırılarak, hem sanatçıların eserleri korunuyor hem de eserler yüksek meblağlara alıcı buluyor.
Sanat eserleri dijital dönüşüme ayak uydurmaya başlamışken, dijital sanat eserleri alanında Türkiye'den de bir girişim çıkmış olması çok değerli. Girişim orta vadede dijital bir müzayede olarak da konumlanacak: