Scarlett Johansson, OpenAI’ın ChatGPT seslendirme sisteminde kendi sesinin kullanılmasını istemediğini ancak şirketin yine de sesini taklit ettiğini açıklamıştı.
Johansson yaptığı açıklamada, OpenAI’ın kendisine ChatGPT’nin sesi olması için teklif götürdüğünü ancak teklifi reddettiğini ifade etmişti.
Tıpkı siyasette olduğu gibi teknoloji devlerinde de durum aynı: Eğer açıklama yapıyorsanız, kaybediyorsunuz. Reddit kullanıcıları sesin Johansson olduğunu savundu ve bir ABD senatörü öfkeli bir şekilde Altman’ı eleştirdi. Ardından da yapay zekayı kontrol altına almaya yönelik yasama girişimleri gündeme geldi. OpenAI ise ısrarla Johansson’ın sesi olmadığını savundu.
Bu durumda Johansson bir hukuk müşaviri tutarak OpenAI’ı sorgulatmaya başladı. Ancak buradaki esas sorun sesin kime ait olduğu değil, ilginin yapay zeka halüsinasyonlarından uzaklaşması diyor uzmanlar.
Eğer teknolojiniz etkin bir şekilde durmuşsa, hatta gerilemeye başlamışsa, büyük dil modelinizin halüsinasyonunu durduramıyorsanız, şirketlere vaat edilen ekonomik faydalar gerçekleşmiyorsa… Yani Sam Altman’ın Scarlet Johansson tartışmaları hararetle devam ederken “Her” tweeti atarak ortalığı karıştırması bir çeşit gündem değiştirme olarak yorumlanıyor…
Kaynak: Mashable
Toplum holdinglerden ne bekliyor?
Gerek yarattıkları istihdamla gerekse de üretim güçleriyle holdingler, ekonominin ve iş hayatının tam da merkezinde konumlanıyor. Peki, toplum holdinglerden neler bekliyor? Hangileri KSS’leriyle fark yaratıyor? Holdingler ve alt şirketleri toplumda ne kadar tanınıyor? Dahası Türk ekonomisine en çok hangilerinin katkı verdiği düşünülüyor? Hepsi ve daha fazlasının yanıtları Marketing Türkiye için Sia Insight’ın gerçekleştirdiği “Holdingler ve Markalar” araştırmasından geliyor… Detaylara göz atmak için TIKLAYIN.
“Çalışanların akıl sağlığı” küresel bir krize dönüştü
HiDoctor ve Deloitte’un iş birliğiyle gerçekleştirilen “Akıl Sağlığını Destekleyici Kurumsal Uygulamalar, Türkiye’de Farkındalık Seviyesi ve İhtiyaçlar” araştırması çalışanların akıl sağlığının küresel bir kriz haline geldiğine işaret ediyor. Öyle ki en az bir akıl sağlığı problemi yaşayan çalışanların oranı yüzde 84’ü bulmuş durumda… Araştırmayla ilgili detaylara göz atmak için TIKLAYIN.
Yapay zekayı kullanmayı öğrenmenin maaşa etkisi yüzde 25’leri aştı
Danışmanlık firması PwC, geçen yıl yayınlanan, uygulama programcısı, avukat ve muhasebeci gibi çeşitli mesleklere ait iş ilanlarını inceledi. Araştırma, yapay zeka ile ilgili rollerin, Amerika Birleşik Devletleri’nde aynı alanda yapay zeka becerisi gerektirmeyen benzer işlere göre ortalama yüzde 25 daha yüksek ücret sunduğunu ortaya koydu. Bu fark, Birleşik Krallık’ta yüzde 14, Kanada’da ise yüzde 11 olarak belirlendi.
Belli mesleklerdeki fark ise daha da belirgin: Amerika Birleşik Devletleri’nde yapay zeka becerisine sahip avukatlar, eşdeğer geleneksel işlerde çalışanlardan yüzde 49 daha yüksek ücret alabiliyorken, finansal analistler yüzde 33 daha yüksek ücret alabiliyor. Araştırmayla ilgili detaylara göz atmak için TIKLAYIN.
Çalışanların yüzde 52’si ara zam olmazsa iş değiştirecek!
İstihdam platformu Eleman.net’in gerçekleştirdiği ara zam ankette çalışanların yüzde 82’si “asgari ücrete zam yapılmalı” yanıtını verdi. Resmi zam olmasa dahi çalışanların ara zam beklentisinde olduğunu belirten Eleman.net CEO’su Levent Dicle, “Temmuz ayında işverenleri de bu noktada bir sınav bekliyor. Kalifiye personellerini kaybetmek istemeyen firmaların gerekli adımı belli ölçüde atacağını düşünüyoruz” dedi. Haberle ilgili detaylara göz atmak için TIKLAYIN.