Bu kararın asla kabul edilemeyeceği ve kesinlikle çözüm olmayacağını şu alt başlıklarla ortaya koyalım.
-Bizim de kabul etmiş olduğumuz Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne göre her canlı eşit yaşam haklarıyla dünyaya gelir.
-Hiç kimsenin başka bir canlının hayatına son verme kararı alma hakkı yoktur.
-Bu tip kararlar hayvansever ve vicdanı olan insanları infiale sürükleyecektir.
-Benzer kararların alınması toplum içinde kutuplaşma ve tartışmaları alevlendirecektir.
-Sokak hayvanlarının tamamının toplanıp konulabileceği kadar barınağın olmadığı net bir gerçektir.
-Barınaklar zorlama birliktelik olduğu, çok sert dinamiklerin yaşandığı toplama kamplarıdır.
-Alınması düşünülen bu karar mevcut yasaya aykırıdır.
-Toplama çalışmaları esnasında yaşanılacak sürek av görüntüleri birçok çocuk ve insan için travmatik olacaktır.
-Uyutulmak kelimesi öldürülme kelimesinin örtülü halidir.
-Yemin etmiş hiçbir veteriner hekim bu kararın uygulanmasına iştirak etmek istemeyecektir.
-Böyle bir kararın uygulanması günlük hayatı ve gündemi kaosa sürükleyecektir.
PEKİ ÇÖZÜM NEDİR?
-Hummalı bir şekilde topyekûn kısırlaştırma ve aşılama çalışmaları ivedi olarak başlatılmalıdır.
-Halk, sokak hayvanlarıyla birlikte yaşam konusunda bilinçlendirilmelidir.
-Barınak sadece muhtaç hayvanların ikamet ettiği geçici bakım evlerine dönüştürülmelidir.
-Sokak hayvanı popülasyonunun artışını en çok tetikleyen üretim merkezleri hızlı bir şekilde kapatılmalıdır.
-Evcil hayvanını terk eden insanlara ciddi caydırıcı cezalar verilmelidir.
-Bu planlamalar, konusunda yetkin ve liyakat sahibi insanlarla planlanıp uygulanmalıdır.
-Sloganımız ‘Kısırlaştır, aşılat, yaşat’ olmalıdır.