2014 yılında Polonya’nın Górnik Zabrze takımından dönemin Süper Lig ekibi Mersin İdmanyurdu’na transfer olan Préjuce Nakoulma, sırasıyla Kayserispor, Nantes ve Çaykur Rizespor takımlarında da forma giydi. Hızlı futbolu ve güçlü tekniğiyle o dönem Süper Lig’in en etkili forvetlerinden biri olan eski yıldız santrfor, özellikle 4 büyüklere karşı attığı gollerle dikkat çekti. Süper Lig’deki başarılı dönemini anlatan Nakoulma; 4 büyüklerin peşinde olduğu dönem, çalıştığı teknik direktörlerin takım yönetimi, mevkidaşları Edin Dzeko ve Mauro Icardi’nin performanslarıyla ilgili samimi açıklamalarda bulundu.
BURKİNA FASOLU ESKİ YILDIZ PREJUCE NAKOULMA’DAN ÖZEL AÇIKLAMALAR ŞU ŞEKİLDE:
“TÜRKİYE’DE FUTBOL KALİTELİ FUTBOLCULARLA BİR ÜST SEVİYEYE GELDİ”
Süper Lig’in haricinde Polonya ve Fransa Liglerinde de forma giyen Prejuce Nakoulma, Türk futboluyla ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “Türkiye’de futbol; kaliteli futbolcular ve büyük isimlerle bir üst seviyeye geldi. Benim zamanımda da Türk futbolunun çok iyi olduğunu ve her takımın diğer ekipleri yenebildiğini söyleyebilirim. Şimdi mücadele anlamında 4 büyük takım ile Anadolu takımları arasındaki fark çok fazla” dedi.
“MERSİN İDMANYURDU’NA TRANSFER OLMADAN 6 AY ÖNCE BEŞİKTAŞ’A İMZA ATACAKTIM”
Süper Lig’deki ilk durağı olan Mersin İdmanyurdu’nda 65 maçta 13 gol ve 10 asistle oynayan Nakoulma, dikkat çekici performansına değinerek, “Mersin İdmanyurdu takımına transfer olmadan 6 ay önce Beşiktaş’a imza atabilirdim ama bu anlaşma birçok nedenden dolayı resmileşmedi. Türkiye’deki 1. başarılı dönemim çok iyi geçti ve kendimi göstermem gerekiyordu. Adaptasyonum çabuk gerçekleşti çünkü çok iyi oyuncularla ve benim stilimi gerçekten seven bir teknik direktörle birlikteydim. Ayrıca sahada özgür bir futbol oynuyordum” ifadelerini kullandı.
“4 BÜYÜKLERE KARŞI DAHA FARKLI BİR MOTİVASYONLA OYNUYORDUM”
Mersin İdmanyurdu’nda oynadığı dönem Beşiktaş’a 2, Fenerbahçe’ye 1, Trabzonspor’a 2 ve Galatasaray’a 1 gol atarak 4 büyükleri boş geçmeyen eski yıldız, “Büyük takımlara karşı oynadığımda motivasyonum gerçekten çok yüksekti. Anadolu takımlarına karşı oynadığımda konsantre olamadığımı söylemek istemiyorum ama 4 büyüklere karşı daha farklıydım. Anadolu takımlarıyla oynadığımda karşımda 2-3 savunmacı duruyordu. O yüzden büyük takımlara karşı oynadığımda sahada daha çok boş alanlara sahiptim. 4 büyük takıma karşı oynadığım tüm oyunlar benim için unutulmazdı çünkü tüm bu oyunlarda gerçekten etkimi gösterdim. O dönem tüm bu maçlardaki büyük oyuncuların önünde yer alan en iyi oyunculardan biri olduğumu söyleyebilirim” diye konuştu.
“RIZA ÇALIMBAY, FUTBOLCULARIN MANTALİTESİNDEN ANLAYAN İYİ BİR TEKNİK DİREKTÖRDÜ”
Mersin ekibinde beraber çalıştığı tecrübeli teknik direktör Rıza Çalımbay’ın takım yönetimiyle ilgili konuşan Burkina Fasolu eski santrfor, “Teknik direktör Rıza Çalımbay, oyuncuların mantalitesini ve en iyi performansımızı sahaya yansıtmak için neye ihtiyacımızın olduğunu anlayan gerçekten iyi bir teknik direktördü. Süper Lig’deki tüm takımlara karşı nasıl oynayacağımızı biliyor, ona göre her şeyimizle maça hazırlanıyorduk. Rıza Çalımbay, tüm oyuncularını nasıl kullanacağını ve takımdaki kaliteyi maksimum düzeyde nasıl değerlendireceğini çok iyi biliyordu” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’DEKİ TARAFTARLAR, DÜNYADAKİ EN FANATİK TARAFTARLARDI”
Süper Lig’deki futbol atmosferine değinen 37 yaşındaki Nakoulma, “Bence Türkiye’deki taraftarlar, dünyadaki en fanatik taraftarlardı. Ayrıca tüm stadyumlar harikaydı. Anadolu takımlarının bile büyük taraftarları vardı. Yine de 4 büyük takımın tabii ki daha gürültülü ve daha fanatik bir taraftar grubu vardı çünkü çok popülerlerdi. Ayrıca tüm stadyumlardaki atmosfer de çok iyiydi” diye belirtti.
“4 BÜYÜKLER TRANSFER ETMEK İSTEDİ AMA MENAJERİM…”
Mersin İdmanyurdu ve Kayserispor’daki etkili futbolunun ardından 4 büyüklerden transfer etmek isteyen bazı kulüpler olduğuna dikkat çeken eski yıldız, şöyle devam etti: “O dönemlerde Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş beni transfer etmek istemişti. Kalitem Süper Lig’de büyük takımlarda oynayan birçok oyuncudan çok daha yüksekti. Medyada çıkan transfer haberleri gerçekti ama ne yazık ki o dönem çok kötü bir menajerim vardı. Futbolun nasıl bir şey olduğunu bilirsiniz. Çok iyi bir oyuncu olabilirsiniz ama iyi ve etkili bir menajeriniz yoksa hiçbir şey olamazsınız. Yani o zamanlarda maalesef büyük, iyi ve etkili bir menajere sahip olamadığımı söylemek istiyorum.”
“CLAUDİO RANİERİ, FUTBOL KARİYERİMİ ÖLDÜRDÜ!”
Kayserispor’da oynadıktan sonra 2017 yılının devre arası transfer döneminde Fransa Lig 1 ekibi FC Nantes’in yolunu tutan Burkina Fasolu eski golcü, burada 29 maçta 9 gollük bir performansa imza attı. Fransız ekibinde beraber çalıştığı ünlü teknik direktör Claudio Ranieri hakkında eleştirilerde bulunan Nakoulma, “Nantes kulübünde geçirdiğim süre çok iyiydi. Özellikle de beni oraya getiren teknik direktör Sérgio Conceição ile geçirdiğim ilk 6 ay harikaydı. Ama Sérgio Conceição Porto’ya transfer olduğunda kâbusum başladı. Claudio Ranieri'nin hakkında konuşmak istemiyorum çünkü o çalıştığım en kötü teknik direktördü. Ranieri, futbol kariyerimi öldürdü çünkü onunla çalışmaya başladıktan sonra futbola olan tutkumu kaybetmeye başlamıştım” ifadelerini kullandı.
“OKAN BURUK, AVRUPA’NIN İYİ TAKIMLARINDA DA GÖREV YAPABİLECEK POTANSİYELDE”
Türkiye’de oynadığı son kulüp olan Çaykur Rizespor’da beraber çalıştığı teknik direktör Okan Buruk’a da değinen eski futbolcu, “Okan Buruk’un tıpkı futbolculuğunda olduğu gibi teknik direktörlüğü de harikaydı. Okan Hoca ile çalıştığımda gördüğüm şey buydu. Okan Buruk’un iyi bir takıma ve iyi oyunculara sahip olduğunda güzel işler yapacağını biliyordum ve zaten şimdilerde bunun sonucu hepimiz görüyoruz. Okan Buruk’un Avrupa'nın iyi bir takımına gidecek potansiyele sahip bir teknik direktör olduğuna inanıyorum. Ona en iyisini diliyorum” diye konuştu.
“DZEKO VE ICARDİ, KALE ÖNÜNDE KATİL GİBİLER AMA…”
Son olarak Süper Lig’deki gol krallığı yarışını ilk 2 sırada bitiren mevkidaşları Mauro Icardi ve Edin Dzeko’nun performanslarını değerlendiren Prejuce Nakoulma, sözlerini şöyle noktaladı: “Dzeko ve Icardi, harika forvet oyuncuları. Kale önünde katil gibiler ama onların arasında favori olarak gördüğüm bir isim yok. Çünkü çok fazla sevmediğim futbol stilleri var. Dripling yapabilen ve hızlı forvetleri tercih ederim.”