NATO’nun 75’inci yılında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan NATO liderlerine;
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş da NATO Parlamento liderlerine birer konuşma yapacaklar.
Erdoğan NATO’nun askeri ve idari gücüne seslenirken;
TBMM Başkanı Kurtulmuş NATO üyesi parlamento başkanlarına siyasi bir çağrıda bulunacak.
Bu yüzden 75’inci yıl toplantısı;
NATO’nun en büyük ikinci ordusuna sahip olan Türkiye’nin iki ayrı pencereden açtığı sorularla karşılaşacak.
Soru Gazze’dir. Soru İsrail’in dünyanın gözü önünde 40 bin insanı katledişidir.
Soru Rusya’nın dünyanın gözü önünde her gün Ukrayna’da sivillerin üzerine füze yağdırmasıdır.
Soru göç ve teröre karşı çaresiz kalan NATO’nun tutumudur.
Sınav derken, elbette bir soru cevaptan ya da bir bulmacadan söz etmiyorum.
Soğuk Savaş sonrası görev ve sorumluluklarını güncellemeyen NATO’nun bu toplantıda kendisini sorgulamasından söz ediyorum.
Güven sınavından söz ediyorum.
Erdoğan’ın NATO’ya soracağı sorunun ilk işaretini;
Cumhurbaşkanı’nın 2022 yılının haziran ayı başında The Economist Dergisi’ne yazdığı makaleden aldığım şu cümlede bulabiliriz:
“NATO’nun misyonunu yeni tehditleri içerecek şekilde güncellemek ve örgütü yeni jeopolitik ve küresel sınamalar karşısında daha önemli kılmak gibi adımları atması gerekiyor...”
Erdoğan bu güncelleme ihtiyacını dile getirdiğinde;
Hamas’ın 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail’e yaptığı saldırı henüz gerçekleşmemişti.
Ve elbette o günden bu yana İsrail’in soykırım ölçüsünde Gazze’ye yaptığı insanlık dışı saldırılar da başlamamıştı.
İşte bugün 75’inci yılını kutlayacak olan NATO’nun hem parlamentolarında, hem de askeri ve siyasi iradesinde açılacak olan soru budur.
Bir diğeri, iç savaşlar nedeniyle çaresiz kalan milyonlarca mültecinin durumudur.
Ve elbette uluslararası terördür.
Bir hatırlatma daha yapmam gerekirse eğer;
Erdoğan’ın NATO’nun “ömrünü tamamladığı” ya da Macron gibi “beyin ölümü gerçekleşti” yolunda bir düşüncesi olmadığını, tam tersine güncelleme halinde umutlu olduğunu yine aynı makalede buluyoruz.
Bu açıdan açılacak soruların “pozitif amaçları” olduğunu da belirtmem gerekiyor.
BİR ÖNEMLİ SORU DA İSLAM ÜLKELERİNE
Evet;
Washington’daki NATO toplantısında bu sorular sorulacaktır.
Ama aynı zamanda;
Bugün Türkiye saatiyle gece yarısına doğru TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un ABD’deki müslüman liderlere de bir konuşma yapması bekleniyor.
NATO’yu bu şekilde sorgulayacak olan Kurtulmuş’un, daha önceki sözlerini ve düşüncelerini hatırlayarak bu toplantıda da benzeri soruları dile getirmesini bekleyebiliriz.
Yani;
ABD’deki müslüman liderlere ve oradan halkı müslüman olan ülkelere çok keskin sorular sorması muhtemeldir.
İnsan hakları, demokrasi ve hukukun ön plana çıktığı sorular.
Öyle ya;
Demokrasiden ve kendi halklarına karşı adaletten uzak, gelir dağılımı ciddi şekilde bozuk bu yönetimler dünyaya adaleti nasıl getirebilirler.
Evet;
Washington’da gerçekleşecek NATO zirvesinde Türkiye’nin;
Bu sorularla zirveye damga vuracağını söyleyebilirim.
Hem de iki önemli alanda.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın NATO liderleri ve iradesine...
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un NATO üyesi ülkelerin parlamentolarına...
Özetle ve sonuç olarak;
Bu zirvenin yankılarını uluslararası ölçekte uzun süre konuşabiliriz...