D­i­k­k­a­t­:­ ­‘­Y­a­z­ ­i­s­h­a­l­i­’­ ­v­a­k­a­ ­s­a­y­ı­s­ı­ ­a­r­t­ı­y­o­r­!­ ­M­e­v­s­i­m­ ­s­o­n­u­n­a­ ­k­a­d­a­r­ ­d­e­v­a­m­ ­e­d­e­c­e­k­…­ ­‘­B­e­l­l­i­ ­y­a­ş­l­a­r­d­a­ ­ö­l­ü­m­c­ü­l­ ­o­l­a­b­i­l­i­y­o­r­’­ ­|­ ­N­e­l­e­r­e­ ­d­i­k­k­a­t­ ­e­t­m­e­l­i­?­

D­i­k­k­a­t­:­ ­‘­Y­a­z­ ­i­s­h­a­l­i­’­ ­v­a­k­a­ ­s­a­y­ı­s­ı­ ­a­r­t­ı­y­o­r­!­ ­M­e­v­s­i­m­ ­s­o­n­u­n­a­ ­k­a­d­a­r­ ­d­e­v­a­m­ ­e­d­e­c­e­k­…­ ­‘­B­e­l­l­i­ ­y­a­ş­l­a­r­d­a­ ­ö­l­ü­m­c­ü­l­ ­o­l­a­b­i­l­i­y­o­r­’­ ­|­ ­N­e­l­e­r­e­ ­d­i­k­k­a­t­ ­e­t­m­e­l­i­?­

Yaz ayları, sıcak hava koşulları ve nemin artmasıyla birlikte bazı sağlık sorunlarının ortaya çıkmasına neden oluyor. Özellikle şu sıralar ‘yaz ishalinin’ en çok görülen hastalık olduğunu söyleyen İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, “Her yaz döneminde ishal tablosu artar. Bu tıpkı kışın solunum yolu enfeksiyonlarının artması gibi bir durum. Özellikle de çocuklarda daha çok görülüyor” dedi.

Yaz ishalinin çoğunlukla bol sulu, ateşin çok eşlik etmediği ve karın ağrısının çok olmadığı flora değişimi tablolarıyla görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Şener, “Eğer ateş varsa ve düşmüyorsa özellikle bir bakteri ya da virüs vücutta kendine yer etmiş demektir” ifadelerini kullandı.

‘VAKA ARTIŞLARININ GÖZLEMLENMESİ GEREKİYOR’

“Şu an için bir salgının varlığından söz etmek doğru olmaz” diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Bilal Dinç ise “Vaka artışlarının gözlemlenmesi önemli bir gösterge ancak salgının doğrulanabilmesi için epidemiyolojik ve istatistiksel analizlerin yapılması gerekir. Bu süreçle ilgili daha ayrıntılı bir değerlendirme şart. Şimdilik durumun dikkatle izlenmesi, laboratuvar ve sahadan gelecek raporların değerlendirilmesi ve halk sağlığı müdahalelerinin hızla uygulanması kritik öneme sahip" ifadelerini kullandı.

Hürriyet

‘VAKA ARTIŞI YAZ SONUNA KADAR DALGALI OLARAK DEVAM EDER’

Vaka artışının mevsim sonuna kadar dalgalı bir şekilde devam edebileceği konusunda uyaran Prof. Dr. Alper Şener, “Özellikle 65 yaş üstü ve 5 yaşın altındakileri yakın takip etmek gerekiyor. Riske atılabilecek bir durum değil. Çünkü hastalık daha ağır semptomlarda ölümcül de olabiliyor” şeklinde konuştu.

HASTALIK NEDEN GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE ORTAYA ÇIKMIŞ OLABİLİR?

Hastalığın oluşmasındaki temel faktörlere değinen Uzm. Dr. Bilal Dinç, “Yaz aylarında sıcaklıkların artması, mikropların üremesi için uygun bir ortam yaratır. Özellikle yaz ishalleri bu dönemde güçlü şekilde ortaya çıkar. Sıcak hava ve yüksek nem, patojenlerin gıda ve su kaynaklarında daha hızlı çoğalmasına neden olabilir. Tatil ve seyahat dönemleri, insanların daha sık bir araya gelmelerine neden olur ve bulaşma riskini artırır. En önemlisi de bazı mikroplar, çevresel şartlara ve dezenfektanlara karşı direnç geliştirmiş olabilir" dedi.

Prof. Dr. Alper Şener de havuzlara dikkat çekerek, “Çocuklar tatilde havuzda ve otelde hep iç içe oldukları için hastalığı kolaylıkla birbirlerine bulaştırıyor. Maalesef kalabalık tesislerde gıda ve su hijyeni kontrolü zordur. Hepsi bir araya gelince de bulaş zinciri oluyor ve vaka sayıları artıyor. Poliklinik şartlarına baktığımızda bu tür hastalar daha çok acil servise başvuruyor” ifadelerini kullandı.

Hürriyet

MUSLUK SULARINA DİKKAT!

Musluk sularından bulaş riskinin de olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Şener, “Musluk sularında enterik patojenler ve E. Coli tipleri sık olur. Bu bakteri aslında bağırsaklarımızda da bulunur ama miktarı artarsa vücut onu ishal ile atmaya çalışır. Özetle musluk suyunda bu bakteri varsa ishal yapar. Burada önlem belediyelere düşüyor. Klorlama sorununa dikkat edip yakın takipte olmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.

‘SU EN AZ BİR DAKİKA KAYNATILMALI’

Bu konuda kişisel olarak alınacak tedbirlere değinen Uzm. Dr. Bilal Dinç, “Musluk suyunun kaynatılması, mikroorganizmaları etkisiz hale getirmenin en etkili yollarından biri. Su en az bir dakika kaynatılmalı; yüksek rakımlı bölgelerde bu süre üç dakikaya kadar çıkarılmalı” dedi. Dinç, şu önemli bilgilerin altını çizdi:

“Su arıtma cihazları ve filtreler, patojenlerin ve zararlı kimyasalların suda arındırılmasına yardımcı olabilir. NSF/ANSI 53 veya 58 sertifikalı filtreler etkili olabilir. Güvenilir ve sertifikalı kaynaklardan alınan ambalajlı sular güvenli bir alternatiftir. En önemlisi ise su boru hatlarının düzenli denetimi ve bakımının yapılması… Eskiyen ve sızıntı yapan borular mutlaka değiştirilmeli.”

Hürriyet

İYİ YIKANMAMIŞ MEYVE VE SEBZELER TEHLİKE SAÇIYOR

Gıda öyküsünün de çok önemli olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Dinç, “İyi yıkanmamış meyve ve sebzeler, uygun koşullarda saklanmayan gıdalar mikroorganizmaların üremesine neden olabilir. Ayrıca gıdaların doğru sıcaklıkta saklanmaması, bakteriyel üremenin artmasına neden olabilir. En önemlisi de yiyeceklerin hazırlanma aşamasında hijyen kurallarına uyulmaması, çapraz kontaminasyona yol açabilir. Tüm bunlar gıda kaynaklı yaz ishaline neden olabilir” dedi.

HASTALIĞIN İYİLEŞME SÜRESİ GENELLİKLE BİR HAFTA SÜRÜYOR

Hastalığın iyileşme süresinin ortalama bir hafta olduğunu söyleyen Prof. Dr. Alper Şener, “Ancak ishal var ise özellikle de üç günden uzun sürüyorsa, ek olarak ateş de devam ediyorsa mutlaka bir hekim görmeli… Hastanın uyması gereken diyet de çok önemli. Muz, yoğurt, yağsız makarna, köfte ve tabii bolca su tüketilmeli. Su tüketimi, her dışkılamadan sonra en az bir bardak, günde toplam ise 2,5 litre olmalı” ifadelerini kullandı.

Hürriyet

HASTALIKTAN KORUNMAK İÇİN BU 4 MADDEYE DİKKAT!

Yaz ishalinden korunmak için alabileceğiniz önlemlere değinen Uzm. Dr. Bilal Dinç, şu 4 maddeye dikkat çekti:

1- Yemek hazırlamadan önce ve sonra, tuvalet kullanımından sonra, hasta bakmadan önce ve sonra, hayvanlara veya hayvan atıklarına dokunduktan sonra, otobüs ve tren gibi toplu taşıma araçlarını kullandıktan sonra ellerinizi sabun ve suyla en az 20 saniye yıkayın. Sabun ve su bulunmadığında, en az yüzde 60 alkol içeren el dezenfektanı kullanın.

2- Yemek hazırlama yüzeyleri ve mutfak eşyalarının temizliğine özen gösterin; yemek hazırlama sonrası yüzeyleri dezenfekte edin. Özellikle çiğ et, balık veya yumurta işleyen yüzeyler ve mutfak aletleri iyice temizleyin.

3- Çiğ ve pişmiş gıdaları ayrı saklayın. Çapraz kontaminasyonu önlemek için farklı renk ve çeşitlerde kesme tahtası kullanın. Gıdaları uygun sıcaklıklarda pişirin. Örneğin, tavuk için iç sıcaklık en az 75 derece olmalı. Dondurulmuş gıdaları buzdolabında veya mikrodalgada çözün, oda sıcaklığında bırakmayın.

4- Artan yemekleri hızlıca soğutun ve güvenli sıcaklıkta saklayın (4°C'nin altı). Taze meyve ve sebzeleri iyice yıkayın. Son kullanma tarihine dikkat edin ve bozuk veya kötü kokan gıdaları tüketmeyin.

Fotoğraflar: iStock

 

Popular Articles

Latest Articles