Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Batman 6. Olağan İl Kongresinde konuştu.
Batmanlılar Afrin'e yönelik harekata verdikleri desteği Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı zeytin dalları ile karşılayarak gösterdi.
Erdoğan da o desteği karşılıksız bırakmadı. Batman İl Kongresi için salonu dolduranları elinde zeytin dalı ile selamladı.
"Bölücü örgütün siyasi uzantısı gibi tehdit ederek oy topladılar"
"Biz hiçbir zaman sıkıntıyı vatandaşlarımızda aramadık. Sonuçlar ne olursa olsun önce kendimizi hesaba çektik." diyen Cumhurbaşkanı şöyle devam etti:
"Bölücü örgütün siyasi uzantısı gibi milleti tehdit ederek tehditle oy toplayan partilerden de olmadık. Daima milletimizi ikna ederek gönül dünyasına girerek yaptık. Millet bizi kapısını çaldığımız, hizmet ettiğimiz için bugünlere getirdi. Lugatımızda bıkkınlık asla olmadı. Siyasi terbiyemizde millete kırılma asla yoktur."
Türkiye'nin AK Parti ile beraber yepyeni bir siyaset anlayışıyla tanıştığını, bunun adının da özgürlük, hizmet, eser ve proje siyaseti olduğunu söyledi.
"O teröristleri nefes alamayacak hale getireceğiz"
Türkiye'nin AK Parti döneminde daha önce telaffuz dahi edilemeyecek sorunların üzerine cesaretle gittiğini, bir çoğunu çözdüğünü veya hal yoluna koyduğunu söyleyen Erdoğan, "Her ne kadar birileri kabul etmek istemese ve hatta rahatsız olsa da bugün 15 yıl öncesine göre daha hür, daha müreffeh, daha demokratik bir ülkeye sahibiz." dedi.
"Bu 15 senede ülkemizde hareket alanı kısıtlananlar kimlerdir?" diye soran Erdoğan, "Sadece darbecilerdir, teröristlerdir, vesayet odaklarıdır. O teröristleri nefes alamayacak hale getireceğiz. Bunun hiç lamı cimi yok. Çünkü onların nefes alması demek, benim vatandaşımın nefesinin kesilmesi demektir. Bu mücadeleyi öyle vereceğiz." diye konuştu.
"Aydın, siyasetçi, akademisyen görünümlü faşist güruhu..."
Millet, devlet ve demokrasi düşmanı yapılar dışında ülkedeki tüm vatandaşlar, tüm inanç mensupları ve tüm meşrep sahiplerinin özgürlük alanlarının iktidarları döneminde genişlediğinin altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:
"On yıllar boyunca milletin kanını bir sülük gibi emen eski Türkiye'nin baronları dışında herkes bu durumdan memnundur. Yayınladıkları bildirilerle, sağa sola yazdıkları mektuplarla Türkiye'yi yurt dışına şikayet eden bu çevrelerin asıl karın ağrısını biz çok iyi biliyoruz. Onları biz çok iyi tanırız. Bunların dillerine pelesenk ettikleri özgürlük, adalet, barış gibi kavramlarla en ufak bir alakalarının bulunmadığının da biz farkındayız. Biz bunları iyi tanırız. Bunların cinsini, cibiliyetini çok iyi biliriz. Çünkü neler yaptılar, neler yapıyorlar? Hepsi bizim kayıtlarımızda var. Aydın, sanatçı, siyasetçi, akademisyen görünümlü bu faşist güruhun asıl sıkıntısı yetkinin ve iradenin kendi ellerinden çıkıp, milletin eline geçmiş olmasıdır. Bu onları rahatsız ediyor."
Bunların daha önce sadece kendilerine peşkeş çekilen kaynakların artık millete harcanmasından rahatsız olduklarını vurgulayan Erdoğan, Batman gibi senelerce ihmal edilmiş illerin gelişmesinin bunların istismar alanlarını ortadan kaldırdığını söyledi.
"Terör örgütü vatandaşlarımızın kanını dökerken hiç itiraz etmediler"
Batmanlı gençlerin dağa değil, okula gitmesi, iş adamı, akademisyen, yatırımcı, sporcu, öğretmen, hakim, doktor olmasının, söz konusu çevrelerin işine gelmediğini ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Dikkat ediniz bölücü terör örgütü 34 senedir 50 bin vatandaşımızın kanını dökerken, gencecik kızların namusuna musallat olurken, çocukların eline silah tutuştururken bunlar hiç itiraz etmediler. Bunların hepsinin belgesi, bilgisi elimizde. 'Hayır' desinler. Hepsi elimizde. 13, 14, 15 yaşında yavrulara, kızlara bunlar dağlarda silah eğitimi vermiyor mu? Bu ahlaksızlar bunu yapmıyor mu? Ama bunların artık önüne geçiyoruz ve geçeceğiz. Çocukları zorla dağa kaçırılan anaların yürek dağlayan feryatlarını bunlar hiçbir zaman duymadılar. Teröristler şehirlerimizi enkaza çevirirken bunlar bir kez olsun ortaya çıkıp nümayiş yapmadılar, bildiri yayınlamadılar."
"17 yaşındaki genç kızlarımızı şehit ederken bunların sesini duydunuz mu?"
Cumhurbaşkanı aydınlara seslendi:
"Doğu ve Güneydoğu'daki vatandaşlarımız yıllarca terör baskısı altında yaşarken bunların aklına 'özgürlük' demek, 'barış' demek, 'hak, hukuk, adalet' demek hiç gelmedi. Bugün de terör örgütü Afrin'den camilerimize saldırırken, camide namaz kılan vatandaşlarımızı alçakça şehit ederken, yatağında uyuyan 17 yaşındaki genç kızlarımızı şehit ederken bunların sesini duydunuz mu?"
"ÖSO Mehmedimle omuz omuza"
Arif Nihat Asya'nın, "Yürüyeceksin millet yürüyecek arkandan..." şiirini anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu iş böyle. Emperyalistlerin uşağı olmuş, teröristlere tepki göstermek yerine devlete, devletin güvenlik güçlerine, askerine, jandarmasına ve bunlarla omuz omuza cephede mücadele eden Suriyeli kardeşlerimize saldırıyorlar. İşte bir tanesi CHP'nin milletvekili, Genel Başkan Yardımcısı. Terbiyesizin söylediğine bak, bu ifadelerimden de rahatsız oluyorlar. Özgür Suriye Ordusu-kullandığı ifadeyi tabii ben kullanamam, onlar için kullandığı ifadeyi kullanamam- Onlar, 'Biz Osmanlı'nın dostuyuz' diyor, 'Biz Türk'ün dostuyuz' diyor. Bu CHP'nin ahlaksız temsilcileri de onları kalkıyor maalesef terör örgütüyle iş tutanlardan ilan ediyor. Şu anda Özgür Suriye Ordusu kiminle yan yana? Benim Mehmedimle yan yana, Mehmedimle omuz omuza. Kolunda ne var fors olarak? Türk bayrağı var. Peki PYD'nin kolunda ne var? Amerika'nın bayrağı var. PKK'nın malum artık ne dersen de onlar var. YPG'nin var. Bu CHP, işte bu. Aynı şekilde yine CHP'nin diğer temsilcileri de bu durumda. Ama benim halkım bunları görüyor. Bunlara gereken dersi en güzel şekilde verecek. Terör örgütünün propaganda bültenlerine çevirdikleri gazetelerinde, arkasına sığındıkları meslek odalarında sabah akşam ahkam kesenlere televizyon ekranlarından hep aynı ikiyüzlülükle bunlar arzıendam ediyorlar."
"Meydanı kanı bozuklara bırakmayacağız"
"Biz bu ülkeyi sokakta bulmadık. Onun için de meydanı kanı bozuklara bırakmayacağız." diyen Cumhurbaşkanı, bu toprakların, millete silah doğrultan, darbecilere, sokakları savaş alanına çeviren vandallara, eli kanlı terör örgütlerine, kalemşörlük yapan lümperlere terk edilemeyecek kadar bu topraklar mübarek yerler olduğunu söyledi.
"Türkiye 80 milyon vatandaşın tamamına ait"
Türkiye'nin, senelerce milletin kanını emen, eski Türkiye'nin haramzadelerinin tapulu malı olmadığını belirten Erdoğan, Türkiye'nin, 80 milyon vatandaşın tamamına ait olduğunu anlattı.
"Özellikle Kürt kardeşlerime sesleniyorum. Lütfen ırkçılığa düşmeyin. Lütfen kavmiyetçilik yapmayın. Zira Rabbim bizi kabileler halinde yarattı, kavimler halinde yarattı." diyen Erdoğan, hiçbir kavmin bir diğer kavme üstünlüğü olmadığını, üstünlüğün ancak ittika ve takva ile olduğunu söyledi.
"Kimsenin terör seviciliği yapmasına izin vermeyiz"
"Adı, sanı, unvanı ne olursa olsun hiç kimsenin öyle cafcaflı kavramları kendine siper ederek, bu ülkede terör seviciliği yapmasına izin vermeyiz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fikir özgürlüğünün sınırları dünyanın her yerinde bellidir. Hiçbir ülke, kendi vatandaşlarının kanını döken katil sürülerine ve bunlara kalkan olan sivil uzantılara müsamaha göstermez. Ülkemizin, terör örgütlerine ve onların arkasındaki güçlere karşı yürüttüğü istiklal ve istikbal mücadelesini gölgelemeye yönelik hiçbir eyleme izin vermeyeceğiz. Marjinal örgütlerin, adeta hücre evine dönüşmüş kimi meslek odalarının sokakları karıştırmaya çalışmasına da asla müsaade etmeyeceğiz."
"Kirli ve kanlı senaryolarının tamamnın onların başlarına geçirmeye kararlıyız"
15 Temmuz'da milletin direnişi karşısında hayalleri suya düşen çevrelerin ne planladıklarını, kapalı kapılar arkasında hangi fitne kazanlarını kaynattıklarını çok iyi bildiklerinin altını çizen Erdoğan, "Bugüne kadar olduğu gibi 2019 öncesinde de kirli ve kanlı senaryolarının tamamını sahiplerinin başlarına geçirmekte kararlıyız. Ne terör örgütlerinin ne de onlara piyonluk yapan siyasetçi, aydın, sanatçı görünümlü çetenin bizi hedeflerimizden uzaklaştırmasına izin vermeyeceğiz." dedi.
"Terörist başka yolda, biz hizmet yolundayız"
Hasankeyf Barajı'nı birilerinin istemediğini belirterek, "Kimler istemiyordu? Teröristler, Hasankeyf Barajı'nın yapılmasını istemiyorlardı. Niye? Çünkü Hasankeyf Barajı, onların terör mücadelesindeki yolunu kesen en önemli projeydi." dedi.
Hasankeyf Barajı'na ciddi bir harcama yaptıklarını vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hasankeyf artık bir baraj olmuyor, burada bir deniz oluyor, Hasankeyf denizi. Etrafında farklı bir ilçe, Hasankeyf. Konutlarıyla, medresesiyle, Zeynelbey Türbesi'yle, bambaşka bir güzellik geliyor oraya. Şu anda bu proje de hızla devam ediyor. Az önce TOKİ Başkanımı oraya gönderdim, 'Git, çekimleri yap, son durumu bana getir' dedim. Bütün bunlarla beraber, kurulu gücü bin 200 megavat olan Ilısu Barajı bittiğinde yılda 400 milyar kilovatın üzerinde enerji üreterek, ekonomiye bir buçuk milyar lira katkı sağlayacak. Bu Ilısu Barajı öyle sıradan bir olay değil. Toplam maliyeti 8,5 milyar lira olan bu barajın inşası da tamamlanmak üzere. Çalışıyoruz. Durmak yok, yola devam diyoruz. Biz, yan gelip yatmadık. Teröristler, başka yolda, onlar ülkemizin önünü kesme yolunda, biz de hizmet yolundayız, ona göre."
"Terör meselesini artık gündemimizden çıkarmalıyız"
Batmanlılarla beraber bölge halkına sorumluluklar düştüğünü vurgulayan Erdoğan, "Doğu ve Güneydoğu bölgesinde yıllardır çözülemeyen kimi sorunların üstesinden gelmek istiyorsak, terör meselesini artık gündemimizden çıkarmamız lazım."
"Afrin'de siviller için güvenlik güçleri kılı kırk yarıyor"
Son bir kaç yılda devlet olarak bu noktada çok önemli adımlar attıklarına işaret etti.
"Bölücü terör örgütünün, güvenlik güçlerimizle sivil vatandaşları karşı karşıya getirmeye dönük provokasyonlarına rağmen, bu mücadeleyi hukuktan, demokrasiden taviz vermeden yürüttük. Türkiye bugün Afrin'de de tek bir sivilin kılına zarar gelmemesi için büyük fedakarlıklarda bulunuyor. Güvenlik güçlerimiz, kimi zaman kendi canlarını tehlikeye atmak pahasına masumların zarar görmemesi için kılı kırk yarıyor."
"Bölücü terör örgütünün en karanlık yüzünü siz biliyorsunuz"
PYD zulmünden kaçan on binlerce Suriyeli kardeşine sahip çıktığı için Batmanlılara teşekkür eden Erdoğan, "Sizler ve birkaç yıldır burada yaşayan kardeşlerim, bölücü terör örgütünün karanlık yüzünü herkesten daha iyi biliyorsunuz. Bu terör örgütünün muhaliflerine nasıl davrandığına, kendine itaat etmeyenlere hangi zulümleri reva gördüğüne, sizler ilk elden şahitsiniz." dedi.
Çukur eylemlerini hatırlatan Erdoğan, "O ne zulümdü. O çukurları elhamdülillah bizler kapattık, oraları yeniden yaşanır hale getirdik. Biz buyuz." dedi.
Kaynak: TRT Haber