­T­e­k­ ­m­e­r­k­e­z­d­e­n­ ­h­ü­k­ü­m­e­t­ ­e­t­m­e­ ­s­i­s­t­e­m­i­n­e­ ­i­h­t­i­y­a­ç­ ­v­a­r­­

­T­e­k­ ­m­e­r­k­e­z­d­e­n­ ­h­ü­k­ü­m­e­t­ ­e­t­m­e­ ­s­i­s­t­e­m­i­n­e­ ­i­h­t­i­y­a­ç­ ­v­a­r­­

Kocaeli Ticaret Odası'nda (KOTO) lojistik ve taşımacılık sektörü temsilcileriyle bir araya gelen Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, burada yaptığı konuşmada, bürokratik oligarşiden bahsetti.

Vesayet odaklarının, kendilerinin değil, milletin menfaatine göre hareket edenleri istemediğini anlatan Arslan, Gezi Parkı olaylarında durdurulması istenen büyük projeleri anlattı.

Arslan, büyük projelerin vatandaşa hizmet için yapıldığını belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu büyük projeler, ülkenin ticaretinin önünün açılması için erişimi sağlamak amaçlı değil mi? Evet. O zaman niye karşı çıkıyorsun? O zaman dış güçlerin maşalığına alışmış, dış güçlerin oluşturduğu vesayet odaklarına hizmet etmeye alışmış olanlar, açık açık şunu söyleyemediler; 'Dış güçlerin işine gelmiyor, onun için engelliyoruz.', dönüp ağaca, çevreye bağladılar. Sadece şunu söyleyeyim; Yavuz Sultan Selim Köprüsü, 225 kilometrelik bağlantı otoyolları ve 3. havalimanından kaynaklı kesmek zorunda kaldığımız veya yer değiştirip başka yerde dikmek zorunda kaldığımız ağaç miktarı 350 binin biraz üzerinde 400 bin değil. Ama buna karşılık diktiğimiz ağaç miktarı tam 10 milyon. 10 milyon ağaç diktik. 20 katı demek ki dert o da değil."

"Tek merkezden hükümet etme sistemine ihtiyaç var"

Ülkenin tek merkezden, çok başlı olmayan, aldığı kararı uygulayabilen ve hizmet etme ömrünün ne olduğunu bilen bir hükümet etme sistemine ihtiyacı olduğunu vurgulayan Bakan Arslan, şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle millet yüzde 50 artı 1 ile kimi cumhurbaşkanı yaptığına ve kimin ertesi gün hükümet kuracağına, kimin ona 5 yıl hizmet edeceğine sandıkta karar versin. 'O genel müdürü atayamadım, bu genel müdürü alamadım, şu kanunu çıkartıp onaylatamadım.' ile uğraşmadan hızlı bir şekilde bu ülkeye hizmet etsin. Çünkü, yürütmenin görevi hizmet etmek. Yasamayı yürütmeden ayıracaksınız ki, görevini yapsın."

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, dış güçlerin Türkiye'nin büyümesini istemediğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin büyümesini, güçlenmesini istemeyenler terör örgütlerini başımıza bela ettiler. Beceremediler. Ekonomik olarak çöktüğümüzü söylemek istediler, ekonomik göstergeleri hepiniz biliyorsunuz. En son 1915 Çanakkale Köprüsü'nde dünyanın 13 finans kuruluşu dedi ki, 'Hayır, ben bu 10 milyarın üzerindeki projeyi finansa ederim.' Bunun anlamı neydi, Türkiye'nin ekonomisine olan güvenin göstergesiydi. O da yetmedi baktılar ki, 16 Nisan'dan sonra bu ülke çok daha hızlı hareket edebilecek, bu ülke patron gibi yanlış olanı hemen ayıklayıp, doğru olanı hemen göreve getirebilecek, o zaman dediler ki, 'Bunlar bizim pastamızdan daha fazla pay alacaklar. Bunlara 'dur' diyelim.' 16 Nisan'da 'hayır' demelerinin, 'hayır' çıksın diye bu kadar çırpınmalarının altında bu yatıyor. Benim sizden istirhamım, hızlı hareket etmeli, aldığımız kararları hızlı uygulamalıyız ki, 2023'te dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri olalım. Çok başlılıktan başbakan, cumhurbaşkanı kavgalarından neler yaşadığımızı en iyi siz biliyorsunuz."

"76 il bağlı ve 81 ilin tamamını bağlamak için de çalışmalarımız devam ediyor"

Arslan, trafiğin yüzde 80'ine hizmet veren bölünmüş yolları 6 bin 100 kilometreden 25 bin 350 kilometreye çıkardıklarını kaydederek, trafiğin yüzde 80'inin bölünmüş yollarla sağlandığını ve bu bölünmüş yollarla vatandaşın yaşam konforunu artırdıklarını ifade etti.

Ekonominin ve ticaretin lokomotifi olan sanayinin gelişebilmesi için taşımacılığın çok daha kısa sürede ve çok daha ekonomik şartlarda olması gerektiğine işaret eden Arslan, "6 il birbiriyle bölünmüş yollarla bağlıyken bugün 76 il bağlı ve 81 ilin tamamını bağlamak için de çalışmalarımız devam ediyor. Bu sadece insanımızın seyahat konforunu artırmak için değil, ülkemizin büyümesinin olmazsa olmazı olan ticari taşımaların da kolaylaştırılması ve daha ekonomik hale gelmesini sağlamaktır." diye konuştu.

"Klasik taşımacılıktan lojistiğe geçmemiz çok önemli"

Ege ve Batı Akdeniz'deki yük hareketinin İzmit Körfezi ve İstanbul'u dolaşmadan Avrupa'ya gidebilmesi için 1915 Çanakkale Köprüsü'nün temellerini 18 Mart'ta attıklarını hatırlatan Arslan, "Yüksek hızlı tren hatlarıyla ülkemizi doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine demir ağlarla örmek adına dünyanın sekizinci, Avrupa'nın altıncı yüksek hızlı tren işletmecisi olan ülke haline geldik." dedi.

Arslan, klasik taşımacılıktan lojistiğe geçmelerinin çok önemli olduğunu çünkü zincirin bütün halkalarının birbirine tamamladığı bir yapıya kavuşmaları gerektiğini dile getiren Arslan, "Bu konuda ciddi mesafeler aldık. Karayoluyla yapılan ihraç taşımalarında 500 bin sefer yapıyorken bugün 70'e yakın ülkeye 1 milyon 600 bin sefer yapıyoruz. 3 katından daha fazla. 2004 yılında bin firmayla 93 bin taşıt faaliyet gösteriyorken, bugün 2 bin 900 firma ki bunlar işini yapan ve atıl kapasite oluşturmayan firmalar, 170 bin taşıtla faaliyet gösteriyor. 586 olan UBAK İzin Belgesi sayısı bugün 6 bin 100'e çıktı. Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Anlaşması bulunan ülke sayısı 58'e çıktı." diye konuştu

Popular Articles

Latest Articles