­İ­k­t­i­d­a­r­ ­d­e­ğ­i­ş­i­r­s­e­­ ­d­i­y­e­r­e­k­ ­m­e­s­a­j­ ­v­e­r­d­i­,­ ­c­a­n­l­ı­ ­y­a­y­ı­n­d­a­k­i­ ­o­ ­s­ö­z­l­e­r­i­ ­d­i­k­k­a­t­ ­ç­e­k­t­i­!­ ­C­u­m­h­u­r­b­a­ş­k­a­n­ı­ ­E­r­d­o­ğ­a­n­­ı­n­ ­b­a­ş­d­a­n­ı­ş­m­a­n­ı­n­d­a­n­ ­ç­o­k­ ­k­o­n­u­ş­u­l­a­c­a­k­ ­a­ç­ı­k­l­a­m­a­ ­-­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­

Türkiye'nin sandık başına gideceği tarihi 2023 seçimlerine 12 gün kaldı. Seçimin ikinci tura kalıp kalmayacağı merak edilirken Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Kemal Kılıçdaroğlu arasında rekabetin başa baş gittiği değerlendiriliyor. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum'un iktidarın değişmesiyle ilgili sözleri dikkat çekti.

Dün akşam katıldığı HaberTürk canlı yayınında Mehmet Akif Ersoy'un sorularıyla seçim gündemini değerlendiren Uçum, Millet İttifakı'nın politika ve söylemlerini eleştirirken şunları söyledi:

"Irak ve Suriye'den asker çekilmesi gündeme gelecek yaklaşımlar. Türkiye'nin terörle mücadelesine ilişkin yaklaşımlar. Türkiye'nin terör örgütlerine sistematik yaklaşımlarla ilgili güven veren bir şey yok. Türkiye'nin güvenlik alanlarına sahip çıkmazsanız 'Bu konuda daha ileri götüreceğiz' demenin bir karşılığını düşünmüyorum. Türkiye'nin Rusya ilişkilerini değerlendireceğiz diye açıklamalar oldu. 2023 seçimlerinde iktidar değişikliği Türkiye'nin tam bağımsızlığına darbe olur. Bu başarılabilir mi ayrı konu. Temel devlet doktrinlerinin korunacağına ilişkin güven veren bir yaklaşımları yok. Ekonomik krizlerle mücadele konusunda şimdiye kadar uygulanan modellerden farklı. Türkiye ulusal demokrasi programını hayata geçirdi, milli ekonomi programını hayata geçiriyor. Krizlerle mücadelede büyüme stratejisine dayalı program."

Mehmet Uçum bugün sabah saatlerinde Twitter hesabından yaptığı açıklamada ise şu ifadeleri kullandı:

"Siyasal sistemin işleyişinde seçmen iradesini belirleyici kabul eden, demokratik meşruiyetin esasını seçmen iradesinde gören, tez siyaseti yerine talep siyasetine üstünlük tanıyan, her türlü seçkinci siyaset anlayışını mahkum eden bir dünya görüşüne sahip olanlar hakkında “seçmeni darbecilikle suçluyorlar” diye çığırtkanlık yapmak işe yaramaz, inandırıcı olmaz, hakikate uymaz.

Bu ülkede kimlerin darbeci olduğu, kimlerin seçmeni özne değil nesne gördüğü, kimlerin kendi halkına yabancı olduğu, kimlerin batı güç odaklarından ve küresel emperyalizmden medet umduğu ayan beyan ortadadır.

Gerçekleşmesi pek muhtemel olmayan bir seçim sonucunun ne tür etkiler doğurabileceğine ilişkin bir değerlendirmeyi, demagoji yaparak ideolojik bir saldırganlığa dönüştürme çabası beyhudedir.

Çarpıtma siyasetiyle, yalan siyasetiyle, asılsız isnat siyasetiyle hiç bir yere varamazsınız, bunu yakın zamanda bir kez daha anlayacaksınız."

Daha önce de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu "15 Temmuz, fiili darbe girişimiydi. 14 Mayıs 2023, Türkiye'yi tasfiye etmeye yönelik hazırlıkların her birini bir araya getirerek oluşturabilecek siyasi darbe girişimidir." şeklinde bir açıklama yapmıştı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da "14 Mayıs'ın akşamı Türkiye'de iki fotoğraftan biriyle karşılaşılır. Ya şampanya patlatıp bunu sabaha kadar kutlayanlar olacak ya da temiz alnını şükür için secdeye koyup Rabb'ine hamdedenler olacak. Bu ikisinden birini oluşturmak bizim, aziz milletimizin elindedir" sözleriyle gündeme gelmişti.