A­l­m­a­n­y­a­ ­g­ö­n­d­e­r­m­i­ş­t­i­!­ ­İ­l­k­ ­g­ö­r­e­v­i­n­d­e­ ­İ­s­t­a­n­b­u­l­ ­B­o­ğ­a­z­ı­­n­ı­ ­b­ö­y­l­e­ ­m­e­r­c­e­k­ ­a­l­t­ı­n­a­ ­a­l­d­ı­:­ ­Ç­a­r­p­ı­c­ı­ ­­k­l­o­r­o­f­i­l­­ ­d­e­t­a­y­ı­.­.­.­ ­-­ ­T­e­k­n­o­l­o­j­i­ ­H­a­b­e­r­l­e­r­i­

Almanya Uzay Ajansı DLR tarafından 1 Nisan’da uzaya fırlatılan uydusu EnMAP (Çevresel Haritalama ve Analiz Programı), ilk görevinde İstanbul Boğazı’ndaki 30 kilometre genişliğinde ve 180 kilometre uzunluğundaki alanı görüntüledi ve elde ettiği görselleri DLR’in Dünya üzerindeki analiz merkezlerine gönderdi.

Görsellerin analizinden sonra İstanbul Boğazı’ndaki ‘klorofil yoğunluğu’ görüldü.

Diğer görsellerde ise biyokütle, alg büyümesi, toprak özellikleri görüntülendi. Alman bilim insanları, uydunun görsellerini analiz ederek iklim değişikliğiyle ilgili sonuçlar elde etmeyi planladığı belirtildi.

DLR, uydunun bu ilk görevinde yalnızca cihazın kalibre edileceğini ve hassas ayarlarının yapılacağını ifade etti. DLR çevreci uydunun nasıl çalıştığı konusunda yaptığı açıklamada, “Dünya yüzeyindeki her madde, güneş ışığını kendine özgü bir şekilde yansıtır ve spektral bir imza bırakır. EnMAP, bu ‘renkli parmak izini’ ölçüm cihazı yardımıyla tanıyabilir, ayırt edebilir ve haritalayabilir” ifadelerini kullandı. EnMAP Genel Proje Yöneticisi Dr. Sebastian Fischer "EnMAP'tan gelen ilk veriler bile Alman çevre uydusunun neler yapabileceğini gösteriyor" dedi. (DHA)