Tunus'ta, karışıklık henüz sürerken bugün bir ulusal birlik hükümetinin ilan edilmesi bekleniyor.
Hayat pahalılığı, işsizlik ve yolsuzluğa karşı başlayan ayaklanmanın ardından devlet başkanının 23 yıllık iktidarını bırakarak terk ettiği Tunus'ta, karışıklık henüz sürerken bugün bir ulusal birlik hükümetinin ilan edilmesi bekleniyor.
Başbakan Muhammed Gannuşi, hafta sonunda yaptığı görüşmelerin ardından siyasi partiler arasında varılan bir anlaşmanın bugün açıklanacağını söylemişti.
Bu arada, devrik Başkan Zeynelabidin Bin Ali'ye bağlı silahlı kişiler ile askerler arasında dün gece çatışma olduğu bildirildi. Olağanüstü halin ilan edildiği ülkede tankların desteğinde askerler başkent Tunus ve diğer kentlerde devriye geziyor.
Kargaşa sırasında yağmalamaların da olduğu ülkede, günler süren şiddet ortamı yüzünden tüketim maddesi ve akaryakıt sıkıntısı yaşanıyor.
BBC'nin duyurduğuna göre, akaryakıt istasyonları önünde kuyruklar görülürken, çok sayıda kişi de gıda kıtlığından yakınıyor.
Bazı Tunuslular da dün gece evlerini yağmacılardan korumak için sokaklara barikat kurdu.
-BAŞKANLIK SARAYINDAN AĞIR SİLAH SESLERİ DUYULDU-
Başkan vekili, eski meclis başkanı Fuad Mebaza tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilen, Bin Ali döneminde de başbakanlık görevini yürüten Gannuşi, dün yaptığı açıklamada, iktidar boşluğunu doldurmak için hızla harekete geçileceği sözü verirken, dün geç saatlerde başkent Tunus'un kuzeyinde Kartaca'daki Başkanlık Sarayından silah sesleri duyulduğu, çatışmaların içişleri bakanlığı çevresinde de sürdüğü haber verildi.
İçişleri Bakanlığı yakınındaki bir binanın çatısından ateş açan 2 kişinin, güvenlik güçleri tarafından vurularak öldürüldüğü bildirildi.
Çatışmaların dün, başkanlık muhafızlarının başındakı Ali Seriati'nin, şiddeti kışkırtmak, devletin güvenliğini tehdit etmekle suçlanarak öldürülmesinden sonra başladığı belirtiliyor.
Gannuşi dünkü açıklamasında, "Yarın Tunus tarihinde yeni bir sayfa açacak yeni hükümeti açıklayacağız" derken, ülke güvenliğini tehdit edenlere "sıfır hoşgörü" gösterileceğini de söyledi.
-"ORDU SİYASİ SÜRECE MÜDAHİL GÖRÜNMÜYOR"-
Halen başkent ve diğer kentlerde askerlerin, tanklarla devriye gezerek güvenliği sağlamaya çalıştığı bildiriliyor.
Bölgedeki BBC muhabiri, ordunun siyasi reform sürecine müdahale eder görünmediğini ancak devrik devlet başkanına bağlı bazı emniyet ve gizli servis unsurlarının hareketlerinin daha çok tehdit oluşturabileceği yorumunda bulundu.
-BİN ALİ'NİN İKTİDARDAN DEVRİLMESİ SÜRECİ-
Üniversite mezunu işsiz bir gencin 17 aralıkta, seyyar satıcılık yaptığı tezgahının kaldırılması üzerine kendisini yakmasından sonra patlak veren protestolar, 24 aralıkta bir protestocunun güvenlik güçleri tarafından vurularak öldürülmesiyle şiddetlendi, 28 Aralıkta da gösteriler başkent Tunus'a sıçradı.
İşsizlik, hayat pahalılığı ve yolsuzluklara tepkiyle gençliğin öncülüğünde, internet sitelerindeki sosyal paylaşım siteleri kullanılarak yayılan gösterilerde 8-10 Ocakta onlarca kişinin öldürüldüğü haber verildi.
İçişleri bakanı 12 Ocakta görevden alınırken, 13 Ocakta Bin Ali 2014'te devlet başkanlığını bırakacağını açıkladı.
Bütün bu açıklamalara rağmen yapılan kitlesel gösterilerin ardından 14 Ocakta Bin Ali parlamentoyu feshederek, istifa etti ve ülkeden kaçtı. Bin Ali, Buudi Arabistan'a sığındı.
Meclis Başkanı Fuad Mebaza geçici devlet başkanı olarak yemin etti.
Tunus Anayasası uyarınca, 60 gün içinde bir devlet başkanlığı seçiminin yapılması bekleniyor.
-TUNUS'TA OLANLAR ARAP REJİMLERİ İÇİN BİR DERS
Suriye'de yayımlanan El Vatan gazetesi, Tunus'ta olup bitenlerin, Arap rejimleri için bir ders olduğu yorumunda bulundu.
İktidar çevrelerine yakın El Vatan gazetesinde dün yayımlanan makalede, ''Bu hiçbir Arap rejiminin inkar edemeyeceği bir derstir, özellikle de Tunus gibi korunmak için dostlarına güvenen ülkelerle aynı siyaseti izleyenler için. Batı hizmetindeki Arap liderler, Tunus dersini örnek almalı. Kararları, uzaktaki ülkelerin çıkarlarına değil Arap halklarının çıkarına uygun olmalı'' ifadesi kullanıldı.
Makalede, ciddi bir siyasi kriz içinde bulunan Lübnan'daki liderler de ''halkın iradesine uymaya ve ülke istikrarını sağlamlaştırmak için çalışmaya'' çağrıldı ve ülkelerinin geleceğini Lübnanlılar'ın kendilerinin inşa edeceği belirtildi.
-TAV'IN İŞLETTİĞİ HAVALİMANLARINDA GÜVENLİK SORUNU YOK
TAV Havalimanları Holding'in Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) gönderdiği yazıda, Tunus'ta yaşanan olaylarla ilgili olarak basın organlarında, Tunus'ta hava sahasının kapatıldığı ve Tunus ordusunun havalimanlarının kontrolünü ele aldığına ilişkin haberlerin yer aldığı hatırlatıldı.
Yazıda, şirket iştiraklerinden TAV Tunisie SA tarafından işletilen Monastır ve Enfidha Havalimanları'nın hava sahasının açık olduğu, söz konusu havalimanlarında faaliyetlerin devam ettiği belirtilerek, şunlar kaydedildi:
''Enfidha Havalimanı ülkede bulunan yabancıların yurt dışına transferi için kullanılmaktadır. Tunus'ta işlettiğimiz havalimanları ilk günden itibaren polis ve asker korumasında olup, güvenlik nedeniyle ilgili bir sorun yaşanmamaktadır. Benzer durumu, 2008 yılında Gürcistan'da yaşamış olan TAV Havalimanları Holding, yönetim ve koordinasyon anlamında gerekli bilgi ve tecrübeye sahip olup, gereken tüm önlemleri almaktadır.''