A­y­a­ğ­ı­y­l­a­ ­s­a­n­a­t­ ­e­s­e­r­i­ ­ç­i­z­i­y­o­r­!­ ­K­o­l­l­a­r­ı­n­ı­ ­k­a­y­b­e­t­m­i­ş­t­i­

A­y­a­ğ­ı­y­l­a­ ­s­a­n­a­t­ ­e­s­e­r­i­ ­ç­i­z­i­y­o­r­!­ ­K­o­l­l­a­r­ı­n­ı­ ­k­a­y­b­e­t­m­i­ş­t­i­

Konya'da doğuştan iki kolu olmayan 25 yaşındaki Ayşe Yılmaz'ın azmi görenleri hayran bırakıyor. Küçük yaşlardan itibaren resim çizmeye hevesi olan genç kız, engeline rağmen tutkusundan vazgeçmiyor. İşte, Ayşe Yılmaz'ın herkesi duygulandıran hayat mücadelesi...

Konya'da doğuştan iki kolu olmayan 25 yaşındaki Ayşe Yılmaz, ayaklarını el gibi kullanarak tüm işlerini hallediyor. Ayaklarıyla yazı yazan, resim çizen, yemek yiyip kahve içen genç kızın en büyük hayali ise üniversite diploması aldıktan sonra öğretmen olarak engellilere özel resim atölyesi açmak.

Konya Beyşehir'de dünyaya gelen ve doğuştan iki kolu olmayan 25 yaşındaki Ayşe Yılmaz, ilkokul döneminde ayaklarıyla yazı yazmaya başladı. Resim dersindeyken çizim yeteneğinin oldukça iyi olduğunun farkına varan Yılmaz, hedefini resim alanında belirledi.

Ortaokul eğitimi sonrasında ilçeden ailesiyle birlikte Konya'ya taşınan Yılmaz, gittiği meslek lisesinde resim bölümü olmadığı için çizime bir süre ara vermek zorunda kaldı. Lise eğitimi bittikten sonra yeniden çizim yapmaya başlayan Yılmaz, çocukluk hayali olan öğretmenlik mesleğine ulaşmak için Necmettin Erbakan Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Mimarlık Fakültesi Resim Bölümü'nü kazandı. Şuan 3'üncü sınıf öğrencisi olan genç kızın en büyük hayali ise öğretmen olarak kendi atölyesini açmak.

yeni-proje-16.jpg

Küçük yaşlardan beri istediği hayallerinden vazgeçmediğini söyleyen Ayşe Yılmaz şunları söyledi:

“İlkokul ve ortaokulda genellikle resmi yapıyordum. Daha sonra ortaokuldayken bir tane resim öğretmenim vardı. Onunla birlikte derse girdiğimiz zaman böyle meyve falan çizdiriyordu. Arkadaşlarımın içinde en güzel ben çiziyordum. Çok hoşuma gidiyordu resim dersleri, çiziyordum aslında o zamanlardan belliydi yeteneğim olduğu ama tabii köy yerinde yaşıyorduk biz. Oralarda da pek yani ilgilenmiyordum. Sonra liseye geçtim ve biraz ara verdik, resim dersimiz yoktu. Meslek lisesiydi benim bölümüm ve okul bitti. Tabii evde artık belirli bir süre sonra canım sıkılmaya başlamıştı. Bir arayışa girdim ve üniversiteye başladım. Başladıktan sonra kara kalem, yağlı boya, akrilik gibi çalışmalar sonrası sulu boya tekniğiyle devam ettik”

yeni-proje-17.jpg

Hayallerine giden yolda tüm engelleri aştığını söyleyen Yılmaz, “Ben ilkokula başlayacağımda mesela o dönemlerde ilçede ikamet ettiğimiz için 'Yapamazsın koca şehir, sen nasıl gideceksin? Okulda nasıl yapacaksın?' bu tarz söylemler oldu. Ama ben hiçbirine kulak asmadım. Önemli olan bu dönemi atlatabilmekti zaten benim için. Ben bu dönemi de atlattım. Şu an üniversitede üçüncü sınıfım, seneye de dördüncü sınıf olacağım, daha sonra ise mezun olacağım. Allah nasip ederse öğretmen olmayı planlıyorum” dedi.

yeni-proje-18.jpg

Tüm ihtiyaçlarını ayaklarıyla karşıladığını söyleyen Ayşe Yılmaz, “Ben zaten çocukluğumdan beri ayaklarımla yapıyorum her şeyi. Bu aslında içgüdüsel bir şey, eğitimle ya da başka yapmadım. Beyin nasıl ellerinizi kullanırken yönerge veriyorsa, benim de aynı şekilde ayaklarımı kullanırken veriyor. Ben çayımı, kahvemi, yemek yemeği ayağımla yapıyorum. Aklınıza ne gelirse resmi de bu şekilde başardım. İlerleyen dönemlerde inşallah biyonik protez kollarıma kavuşabilirsem bir atölye açacağım. Ama bu atölye daha çok böyle engellilere yönelik olmasını planlıyorum. Mesela çalışanlar ve öğrenciler engelliler olacak, bununla birlikte kendileri gibi olan insanlardan ders alacaklar” sözlerini kullandı.

Popular Articles

Latest Articles