B­a­b­a­c­a­n­ ­i­k­t­i­d­a­r­a­ ­b­u­ ­a­n­e­k­d­o­t­l­a­ ­t­e­p­k­i­ ­g­ö­s­t­e­r­d­i­:­ ­A­K­ ­P­a­r­t­i­ ­C­e­m­ ­Y­ı­l­m­a­z­­ı­n­ ­d­a­y­ı­s­ı­n­a­ ­b­e­n­z­i­y­o­r­

B­a­b­a­c­a­n­ ­i­k­t­i­d­a­r­a­ ­b­u­ ­a­n­e­k­d­o­t­l­a­ ­t­e­p­k­i­ ­g­ö­s­t­e­r­d­i­:­ ­A­K­ ­P­a­r­t­i­ ­C­e­m­ ­Y­ı­l­m­a­z­­ı­n­ ­d­a­y­ı­s­ı­n­a­ ­b­e­n­z­i­y­o­r­

DEVA Partisi lideri Babacan, iktidarın, ülke sorunlarında pay sahibi olduğunu kabul etmemesiyle ilgili esprili bir açıklamada bulundu. Cem Yılmaz'ın, son gösterisinde dayısıyla ilgili anlattığı bir hikayeden bahseden DEVA Partisi lideri, "Cem Yılmaz'ın dayısı AK Parti'ye benziyor" dedi.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Balıkesir'de Millet Buluşması'nda konuştu. İktidarın çoktan yapması gereken şeyleri şu anda seçim için vaat olarak sıraladığını söyleyerek tepki gösteren DEVA lideri, iktidarın, ülkenin büyük sorunlarına neden olduğunu ama bunu kabul etmediğini de bir Cem Yılmaz anekdotuyla anlattı. Babacan, 14 Mayıs'ın aslında bir referandum olduğunu düşündüğünü de yineleyerek, seçmenleri, Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na ve DEVA Partisi, çatısı altında seçime girdiği için CHP'ye oy vermeye çağırdı.

Babacan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Balıkesir'de 15 Mayıs'ın coşkusunu şimdiden görüyorum. Bizim bu güzel insanlarımız çok çekti, çekiyor. Bizim bunlara itirazımız var. 14 Mayıs günü üreten Balıkesir hakkını asın diyor muyuz? Balıkesir alın terinin karşılığını alsın diyor muyuz? Bizim çiftçimiz sadece seçim döneminde mi hatırlanacak? Bakın iktidar daha yeni bir sürü vaatler sıralamaya başladı. Parça parça destek açıklıyorlar. Günaydın ya! Baktılar bu seçim başka, başladılar. Ama bu milleti kandıramazsınız. Yüzlerini gözlerine bulaştırıyorlar zaten.

Cem Yılmaz son gösterisinde dayısını anlatıyor. Cem Yılmaz'ın dayısı AK Parti'ye benziyor. Şöyle, Cem Yılmaz'ın dayısı trafik kazası geçiriyor. Sonra yürürken ileride kaza görüyor. Soruyor polislere 'ne oldu' diye? Diyorlar 'kaza oldu ama şoförü bulamıyoruz.' Ben de sizinle arayayım diyor, şoför kendisi. İktidarın hali budur. Kazayı yapan sizsiniz, şoförü arayalım diyorsunuz. Dış güçler falan diyorsunuz. Tek yetkili, tek imzalı olduğunuz gün bu ülkeyi yoldan çıkardınız, şarampole de yuvarladınız. 86 milyonu da yaraladınız. Biz bunu yapmayacağız. Biz 'dış güçler, iç güçler' diye bahane üretmeyeceğiz. Enkaz edebiyatı da yapmayacağız, kolları sıvayıp çalışmaya başlayacağız.

14 Mayıs aslında bir referandum. Balıkesir, iki tercih var önünüzde. Otoriterlik mi demokrasi mi? Keyfilik mi hukuk mu? Baskı mı özgürlük mü? Korku umut mu? Öfke mi sevgi mi? Seçenekler çok açık. İkisinden birine mührü basacağız. Devam ediyorum, kavga mı barış mı? Yoksulluk mu zenginlik mi? Kara kış mı bahar mı? Cevap belli, biz barış, özgürlük diyoruz, bahar diyoruz. 15 Mayıs sabah göreceksiniz bu ülkeye bahar geldiğini.

14 Mayıs'ta tercihinizi yapacaksınız, arkasından sadece koltuğunuza yaslanacaksınız. Gerisi bizde. Adalet diyor biri. Adalet yalnızca işin yargıda hızlı yürümesi değil. Biz hakkı düştüğü yerden tutup kaldıracağız. Enflasyonu tek haneye indireceğiz. Türkiye'de bir dönem mutlak yoksulluk nasıl sıfırlandıysa yine yapacağız. Türkiye'yi dünyanın yıldızı yapacağız. Balıkesir de yıldız şehrimiz olacak. Buradaki gençler işlerini başka yerde aramayacak.

Bunlar için gidip, cumhurbaşkanlığı ve meclis pusulasında tercihimizi yapalım. Kılıçdaroğlu'na ve DEVA Partisi için CHP'ye mührü basalım, ilk turda bitirelim bu işi. Ben 'elim CHP'ye gitmiyor' diyen vatandaşlar olduğunu biliyorum. Ama artık 'AK Parti'ye elim gitmiyor' diyenlerin olduğunu da biliyorum. Çünkü onlar 28 Şubat sorumlularıyla yan yana yürüyeceklerini bilerek oy vermediler iktidara. Haklarını savunmaları için verdiler."

Popular Articles

Latest Articles