Marmara Depremi'nin vurduğu İstanbul Avcılar için Başkan Benli, Japonya'nın güzel bir örnek oluşturduğunu ilçenin dikey değil, yatay gelişeceğini söyledi.
Marmara Depremi'nden etkilenen Avcılar'da depremden 16 yıla yakın süre geçerken, deprem tehlikesi gündemden düşmedi. İstanbul'un birçok ilçesinde kentsel dönüşüm projesi ile binalar yenilenirken, Avcılar'a çalışmalara başlanamadı. Avcılar Belediye Başkanı CHP'li Handan Toprak Benli, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ilçedeki önemli bölümü 5-6 katlı olan binaların yenilenmesi halinde 4 kat sınırlaması getirmesinin çalışmaların aksadığını dile getirdi.
Deprem gerçeğinin avantaja dönüştürülebilecek bir olgu olduğunu ifade eden Başkan Handan Toprak Benli, "Deprem ile felaket yaşanır. Sıkıntının dışında bereket de fışkırabilir. Biz Avcılar'da deprem felaketini birlikte yaşadık. Bu aynı zamanda acıları avantaja çevirebilecek bir durumdur. Buradaki insanların yaşam alanı ve avantajlarını koruyarak planlı, yerinde bir dönüşüm mümkündür" dedi.
Başkan Benli, 1750'li yıllarda Lizbon'da meydana gelen depremi değerlendiren din adamlarının ahlaki dejenerasyonlar nedeniyle cezalandırma olarak nitelendirerek insanların bu nedenle öldüğünü savunduğunu, bilim adamlarının tek neden olarak fay hattının kırılmasını gösterdiğini söyledi. Benli, Jean-Jacques Rousseau'nun farklı bakış açısıyla "Tanrı sadece fakirleri sevmiyor olabilir mi? Neden sosyo-ekonomik yapısı yüksek insanlar ölmüyor, orada dejenerasyon yok mu? Jeolojik denilen olay da hep fakir mahallelerinin altından mı geçiyor" dediğini anlattı.
Avcılar Belediye Başkanı Handan Toprak Benli, şöyle devam etti: "Bilimsel destek almış binalar depremde yıkılmaz. Zemine göre yapıldığı ve bilimsel destek alınarak, sosyo-ekonomik olarak desteklenirse o binalar yıkılmaz, insanlar deprem acıları yaşamaz. Bilimsel projeler hazırlanmalı, yerel ve merkezi yönetimlerin desteği, kredilendirilme ile zemine uygun binalar yapılıp denetlenmeli. Günümüzde her zemine bina yapılabiliyor. Sürekli depremlerin olduğu dünyanın gelişmiş ülkelerinden Japonya örneğinden yola çıkarak Avcılar'ın dezavantaj gibi görünen durumunu hazırlayacağımız plan ve destekle avantaja çevirmek istiyoruz."
Avcılar'da 2000'den önce yapılan bütün binaların risk analizlerinin yapılmasını istediklerini hatırlatan Başkan Benli, 5-6 katlı binaların yenilenmesi konusunda mevzuat sorununun aşılamadığını vurguladı.
Benli, sözlerini şöyle sürdürdü: "İzin verilen kat sayısı 4. İnsanlar haklı olarak 'Diğer iki kat ne olacak? diye soruyor. Bu binaları yıktırıp yenisini yaptıramıyorlar. Halkın önüne büyük bir çözümle gitmek zorundayız. Eski mahallelerimizdeki evlerin yenilenmesi konusunda sıkıntı var. Yeşilkent ve Firuzköy Mahallesi'nin imar planı bile yok. Diğer 7 mahallemizde eski evler var yenilenemiyor. Mutlaka üst plan yapmalıyız. Avcılar halkını mahallesinden göndermeyeceğiz. Hümanist yaşam alanı olacak. Büyük, dikey binalar değil; yatay kentleşme."
Başkan Benli, Avcılar'ın jeolojik yapı bakımından bir tarafında deniz, diğerinde göl bulunduğunu yerleşim birimimin bunlardan yukarı doğru yükselen platoya sahip olduğunu anlatırken, "Çok güzel bir kentleşme halinde her yerden deniz ve gölü görebileceği bir alan. En yüksek alanda ev yaparsanız deniz ve gölü görebiliyorsunuz. Her sokak ve caddesi deniz veya gölü gören; su ile buluşabilen bir kent. İnsanların yerinde kalacağı komşularından ayrılamayacağı sosyal donatı alanları olan caddeleri geniş bir Avcılar'ı sağlamayı hedefliyoruz. Dünyanın en güzel kentlerinden biri olacaktır" ifadelerini kullandı.