B­e­d­a­v­a­ ­i­P­h­o­n­e­ ­K­a­z­a­n­d­ı­n­ı­z­ ­T­a­r­z­ı­n­d­a­ ­G­e­l­e­n­ ­E­-­M­a­i­l­’­l­e­r­e­ ­V­e­ ­M­e­s­a­j­l­a­r­a­ ­D­i­k­k­a­t­ ­E­d­i­n­!­

B­e­d­a­v­a­ ­i­P­h­o­n­e­ ­K­a­z­a­n­d­ı­n­ı­z­ ­T­a­r­z­ı­n­d­a­ ­G­e­l­e­n­ ­E­-­M­a­i­l­’­l­e­r­e­ ­V­e­ ­M­e­s­a­j­l­a­r­a­ ­D­i­k­k­a­t­ ­E­d­i­n­!­

Acer bugün yaptığı açıklamayla “Works With Chromebook” sertifikalı aksesuar ailesini, birden fazla ekranı veya çevre birimini bir Chromebook’a bağlama işlemini basitleştiren yeni bir çözüm olan Acer USB Type-C Dock D501 ürünüyle genişlettiğini duyurdu.

Acer’ın yeni bağlantı istasyonu Chrome OS cihazlarıyla sorunsuz çalışmak üzere tasarlandı. Çok sayıda testten başarıyla geçen USB Type-C Dock D501, Chromebook ‘un uyumluluk standartlarını tam olarak karşılıyor.

Kolaylık ve taşınabilirlik için kullandığımız dizüstü bilgisayarlarda bazı işleri gerçekleştirmek için daha fazla ekrana ihtiyaç duyulabiliyor. Örneğin bazen fare kullanmak, trackpad kullanmaktan daha rahat olabilir. Çevre birimleri bu noktada, profesyonellere kendilerine uygun bir çalışma ortamı oluşturmak için daha fazla esneklik sunuyor. Çoğu kişi, harici bir ya da iki monitörle, bir klavye ve fare ile, hatta verileri yedeklemek için bir USB çubuğu veya harici sabit sürücü ve daha fazla bağlantı kurabilecekleri bir esnekliğe ihtiyaç duyuyor. Bir bağlantı istasyonu, tek bir USB Type-C yuvası ile tüm bu cihazların bağlanmasına olanak tanırken, çalışma ortamını da sadeleştirebilir. Bu sayede örneğin bir Pazartesi sabahı kalkıp işe koyulmak için atılması gereken adımların sayısını azaltır.Works With Chromebook

Acer USB Type-C Dock D501

Acer USB Type-C Dock D501 (ADK020), DisplayPort ve HDMI bağlantı noktalarıaracılığıyla bir Chrome OS cihazına 3 adede kadar ekran, bağlama işlemini basitleştirerek, büyük miktarda veri ile birden daha fazla ekranda çalışan kullanıcılar için mükemmel bir seçim olarak karşımıza çıkıyor. Cihazda yer alan 6 adet USB bağlantı noktası (4x USB 3.1 Gen 1 Type-A ve 2x USB 3.1 Gen 2 Type-A), belirli bir iş için gerekli olan ek çevre birimlerini bağlama esnekliği sunuyor. Ayrıca, cihazları bir USB-C bağlantısı aracılığıyla şarj etmek için USB-C Power Delivery standardını destekliyor ve kablolu ağ bağlantısı için özel bir Gigabit Ethernet bağlantı noktası içeriyor.

Özellikle, bağlantı istasyonunun yazılımının bir Chrome OS Cihazına bağlıyken güncellenebilmesi ve modern çevre birimleriyle en üst seviyede uyumluluk sağlaması, cihazın uzun yıllar boyu kullanılabilmesi adına önem taşıyor.

Yeni D501 Chromebook bağlantı istasyonunun arasına katıldığı Acer’ın Chromebook sertifikalı aksesuarlarını aşağıda görebilirsiniz:

• Acer Wireless Mouse M501 (AMR800) ve Acer Wireless Mouse M502 (AMR020) sırasıyla 1600 DPI ve 1200 DPI hassasiyet sunarak, güvenilir ve hızlı yanıt veren bir fare deneyimi sunuyor. Farelerin şekli hem sağ hem de sol elini kullananlara konfor sağlayacak şekilde tasarlandı.

• Acer USB-C – USB-C Kablosu (ACB910), USB-C cihazlarını ve çevre birimlerini birbirine bağlayarak kullanıcıların cihazlarını şarj ederken aynı anda 10 Gbps’ye varan hızlarda veri aktarmasına ve USB-C ekranlarını, sabit sürücülerini ve diğer çevre birimlerini çok sayıda kablo gerektirmeden kullanmasına olanak tanıyor.

Acer USB Type-C Dock D501 269,90 euro; Acer Wireless Mouse M501 (AMR800) ve Acer Wireless Mouse M502 (AMR020) modellerinin ise 24,90 euro fiyatla satışa sunulması bekleniyor.

İlgili Haberler

>> Porsche Design Acer Book RS Türkiye’de

IBM, kişisel verileri koruyan yeni patentini tanıttı. IBM laboratuvarları tarafından geliştirilen yeni ve patentli Gizlilik Motoru, bulut üzerindeki ve ülkelerarası paylaşılan verileri koruyor.

IBM, işletmelerin ülkeler arasında aktarılan kişisel verileri daha verimli ve uygun maliyetli korumayı sağlayan veri gizliliği motorunun patentini aldı. Bu patent ile IBM, işletmelerin en önemli verilerinin ve varlıklarının güvende kalmasını sağlama gücünü bir adım ileri taşıyor.

Küresel işletmeler, (çalışan ve müşterilere dair ayrıntılar gibi) kişisel bilgileri sınır ötesine ve dünya geneline giderek daha fazla taşıyor. Bu eğilim devam ederken, kurumların ilkeleri ve yerel kanunlarla da uyumlu kalmak bir gereksinim halini alıyor. Devletler de her geçen gün verilerin bir ülkeden başka bir ülkeye aktarılma yöntemlerini düzenleyen kuralları yürürlüğe koyuyor.

ibm_bulut_gizlilik_motoru

Örneğin, bir ofisten başka bir ülkedeki ofise bulut üzerinden çalışan verilerini aktaracak olan bir şirket, olası ihlallerden haberdar olmak için IBM’in yeni veri gizliliği motorundan faydalanabilir. Bunun ardından da şirketteki yetkili birimlere, uygun olarak bu işlemin gerçekleştirilmesini sağlamak için tüm ayrıntıları aktarabilir.

Bu konjonktürde IBM’in yeni duyurduğu patentli “Veri Gizliliği Motoru” inovasyonu (ABD Patent Listesindeki 8.695.101 numaralı patent), işletmelerin uluslararası ve kurumsal veri aktarımı gereksinimlerini bir araya getiriyor ve tüm projelere uygulanmasını sağlıyor. Böylece kuruluşlar (özel bulut ortamı da dâhil) verileri iki ülke arasında aktarırken farklı tiplerdeki bilgiler için mevcut kısıtlamaları hızla görebiliyorlar. IBM gizlilik motoru aynı zamanda sınır ötesi gizlilik sorunlarını da işaretliyor ve çözüm önerileri öneriyor. Temel gizlilik gereksinimleri değiştiğinde güncelleme yapma özelliğine de sahip. Kullanıcılar olası ihlalleri önlemek amacıyla kendi ekiplerini yeniden inceleme konusunda yeniden bilgilendirebiliyorlar.

 

Meta ve Microsoft ittifak için birleşiyor. Meta ve Microsoft gibi rakip şirketler, Apple’ın bu düzenlemelere yeterince uyum göstermediğini iddia ederek adeta bir ittifak oluşturmuş durumda. İşte detaylar:

Apple, Avrupa Birliği’nin yeni dijital pazar düzenlemelerine uyum sağlamakta zorlanıyor. Özellikle iOS platformunda yaşanan tekelleşme ve rekabet sorunları, AB yetkililerinin dikkatini çekmiş durumda. Meta ve Microsoft, Apple’ın bu düzenlemelere uyum konusundaki eksikliklerini vurgulayarak birlikte hareket etme kararı almıştır.

Meta ve Microsoft, Apple üzerinde bir baskı oluşturmak için çeşitli lobicilik faaliyetlerine başvuruyor. Üst düzey AB yetkilileriyle iletişime geçerek Apple’ın rekabet kurallarını ihlal ettiğini ve daha sıkı yaptırımların uygulanması gerektiğini savunuyorlar. Bu, Apple’ın AB düzenlemelerine uyum sağlaması ve rekabet ortamının sağlıklı bir şekilde işlemesi için bir çağrı niteliği taşımaktadır.

Meta ve Microsoft ittifak

Apple’ın kendi uygulama pazarı olan App Store’da uyguladığı yüksek komisyon oranları ve kısıtlayıcı politikaları, rekabet ortamını olumsuz etkiliyor. Özellikle müzik platformlarındaki tekelleşme suçlamaları, şirketin AB düzenlemelerine uyum konusundaki zorluklarını arttırıyor. Meta ve Microsoft gibi rakip şirketler, bu politikalara karşı çıkarak daha adil bir rekabet ortamı talep ediyorlar.

Meta ve Microsoft’un baskıları ve AB düzenlemeleri, Apple’ın gelecekteki politikalarını etkileyebilir. Apple, daha şeffaf ve rekabetçi bir platform sunmak için düzenlemelere uyum sağlamak zorunda kalabilir. Bu, tüketiciler ve diğer teknoloji şirketleri için olumlu bir gelişme olabilir. Ancak, bu sürecin sonucunu tam olarak kestirmek için zaman gerekebilir.

Bu gelişmeler, teknoloji endüstrisindeki rekabetin ve düzenleyici baskıların karmaşıklığını ve önemini gösteriyor. Meta ve Microsoft’un Apple’a karşı yürüttüğü bu ittifak, sektördeki dengeleri değiştirebilecek önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir.

Meta ve Microsoft’un Apple’a karşı yürüttüğü bu ittifak, teknoloji endüstrisindeki rekabetin ve düzenleyici baskıların karmaşıklığını gösteriyor. Bu gelişmeler, dijital pazarın geleceği ve rekabet ortamının nasıl şekilleneceği konusunda önemli ipuçları veriyor. Ancak, sonucun ne olacağını tam olarak kestirmek için ilerleyen sürecin yakından takip edilmesi gerekecek.

Popular Articles

Latest Articles