İnsanın şiddete olan eğilimi, küçük yaşlarda oluşmaya başlar. Eğer birey kendisini geliştiremez, duygularını kontrol altına alamazsa yeryüzündeki en korkunç varlığa dönüşebilir. Bir insan öldürmenin hele hele o insan küçük bir bebekse işkence edip canına kıymanın ağır cezalara karşılık geldiği bir dünyadayız. Eğer halihazırda tek düşünen canlı türü olarak kendi türümüze karşı bu kadar korumacıysak, diğer canlılara karşı neden böyleyiz?
Milyonlarca yıldır doğayı kendi isteğimiz doğrultusunda şekillendirirken, ondan ne kadar çok koptuğumuzu düşünmeliyiz. Böylece son günlerde herkesin vakıf olduğu hayvan oldürme vakalarının kökenini de anlayabiliriz. Elbette cevap için tarihi bir yolculuk da yetersiz kalıyor.
Hayvanlar her yerdeler ve belki de çoğu zaman aklımızdan çıkıyor ama onlar her yerde olmasalar, bizler de olamayız. Sadece bir anlığına kedilerin yok olduğunu düşünün, herhalde haşere ve fareden dolayı evlerinize giremezdiniz. Onlar doğaları gereği birbirlerinin türlerini dengelerken, insan yoldan çıkıp haz duyduğu için öldürüyor. Biraz can sıkıcı olacak ama “haz duymak” nedeni de tam olarak bu durumu açıklamıyor.
YouTube kanalı Shockvoice TV, son günlerdeki en başarılı içeriklerden birisini yayınladı. Halihazırda ülkemizdeki siyasiler dahil hemen hemen herkesin gündemine oturan hayvanlara karşı şiddet konusunu açıklayan video, bu eğilimin bilimsel temellerine dair var olan açıklamaları dile getiriyor.
Aşağıdaki içeriği bir değil, birkaç kez izlemek. Yalnız değil, kalabalık bir şekilde değerlendirmek, hatta halka açık alanlarda bile oynatmak gerekiyor.
Hayvanlara karşı şiddet uygulayan, masum canları alan kişilerin cezalarını en kısa zamanda çekmeleri, yeni nesillerin böyle vahşetlerden yoksun büyümeleri ümidiyle…
Unutmayın ki #HayvanaSiddetSuctur demek yeterli değil. Ellerimizi taşın altına koyup çıkan böcekleri bile sevmemiz gerekiyor.