Farklı ülkelerin kıyıda köşede almış iyi filmleri özellikle de sinefiller için bulunmaz bir nimet. Klasik film listelerindeki filmleri silip süpürenler bir de bu önerilere mutlaka göz atmalı. Listede yer alan filmler Hollywood yapımları gibi çok yüksek bütçelerle çekilmiyor belki ancak sundukları hikayenin ve işçiliğin kalitesi izleyicileri memnun etmeyi başarıyor.
Almanya, Polonya, Belçika, İngiltere, Danimarka, Hollanda, Brezilya, İrlanda, Çin, İtalya, Güney Kore, Avustralya ve de Türkiye'de bir gezintiye çıkacağız bu birbirinden şahane filmler sayesinde.
İki Alman gencinin yolda rastlaşmasıyla bir karavan yolculuğuna başladıkları film, sizde Avrupa'yı karavanla dolaşma isteği uyandıracak. "303" adlı külüstür karavanda Avrupa'nın enfes manzaralarını izlerken bir yandan da çiftin entelektüel sohbeti sayesinde arınmış hissedeceksiniz.
Şehir hayatının insan ilişkileri üzerinde yarattığı etkiyi ustalıkla işleyen "Yan Pencere", kitapvari diyalogları içinde barındırıyor. İşsiz mimar Mariana ile web tasarımcısı Martin'in yolları kesişince hoş bir hikayenin temeli atılıyor.
"Hayat Çok Güzel", çocukluğunun ilk yıllarında zeka geriliği teşhisi konulan ve dış dünyayla bağlantı kurmadan büyüyen serebral palsi hastası Mateusz’un hikayesine odaklanıyor. Toplumun bu konuda ne kadar bilgisiz olduğunu ortaya koyan yapım, gerçek bir hayat hikayesinden uyarlama.
Harry adlı bir iş insanının Down sendromlu Georges ile yolunun kesişmesiyle birlikte iç ısıtan bir hikaye ortaya çıkar. 8 gün boyunca yaşayacakları özellikle de Harry'nin hayatını çok değiştirecektir. "Sekizinci Gün"ü izlerken yer yer gülecek yer yer ağlayacaksınız.
19. yüzyılda geçen "Yasak Aşk"ta, baskıcı ve ön yargılı toplum arasında aşklarını yaşamak isteyen ve tabulara direnen iki karakterin dramatik öyküsünü izliyoruz. Ünlü yazar Thomas Hardy'nin kitabından uyarlandığını da hatırlatalım.
II. Dünya Savaşı'nın arka planında kalan gerçek bir hikaye. Almanya'nın yenilmesi sonucunda bir grup genç Alman savaş esiri Danimarkalı yetkililerce ülkeye getirilir ve buradaki sahilde bulunan yaklaşık iki milyon kara mayınını temizlemeleri istenir. Üstelik çıplak elleriyle! "Mayın Sahili", Daminarka'ya Oscar adaylığı getirmişti.
1944 Hollanda'sında Nazi askerlerinin elinden son anda kurtulan Rachel, Hollandalı direnişçiler tarafından kurtarılır ve kendisine güvenli bir iş, ev ortamı önerilse de Rachel'ın amacı farklıdır... "Kara Kitap"ı soluksuz izleyeceksiniz.
Her kesimden insanın bir arada bulunduğu bir istasyonda çalışan huysuz bir kadın... İşi gereği binbir çeşit insanın değişik hayatları hakkında bilgi edinir istemeyerek de olsa. Bu yüzden olsa gerek pek bir huysuz/soğuk/inatçı bir tip haline dönüşmüştür. Bir gün ona sevgiyi tanıtacak bir çocuk karşısına çıkınca hikâye başlar ve o soğukluk, sevginin sıcaklığıyla erir gider..."Merkez İstasyonu" ile sevginin önemini bir kez daha anlayacaksınız.
"Yeni Bir Ülkede", yeni ve zorlu bir ülkeye adapte olmanın göründüğü kadar kolay olmadığını gösteriyor. Aile babası burada oyuncu olmaya çalışırken ailesiyle birlikte zorlu koşulları aşmaya çalışırlar. Bu sırada birbirlerine farklı gözle yeniden bakacaklardır.
Kuzeydoğu Çin’de yer alan Tangshan kentinde 28 Temmuz 1976 yılında, sabaha karşı saat 03.42’de gerçekleşen bir deprem... 240 binden fazla insanın ölümüne yol açan 7,8 büyüklüğündeki deprem anında ve sonrasında yaşananların çarpıcı bir şekilde anlatıldığı "Artçı Şok", Çin sinemasının teknik başarısını kanıtlayan yapımlardan biri.
Kimsenin kimseye güvenmediği, fakirlerin kendilerinden daha fakirlerden çaldığı bir ortamda bir grup Yahudi'yle karşılaşan Leopold'un, onları bir ücret karşılığında saklamayı kabul etmesinin ardından yaşananlar anlatılıyor. "Karanlıkta Kalanlar", soykırımın acı yüzünü bir kez daha tüm çıplaklığıyla sunuyor.
Ferzan Özpetek'in yönettiği "Karşı Pencere"de, evliliği pek yolunda gitmeyen bir kadının karşı pencereden gözlediği komşusuna duyduğu platonik aşk anlatılıyor. Genç kadın için artık yaşamını sorgulama zamanıdır. Acaba karşı pencerelerden bize görünen yaşamlar neden cazip gelir, kendi yaşamlarımızı değiştirmek o kadar zor mudur?
"Hüzünden Öte", Güney Kore romantik filmlerinde sıkça kullanılan klişelere sahip olsa da buna rağmen etkileyici olmayı başaran bir yapım. K, Cream’a büyük bir aşk beslemektedir ve Cream’ın sürekli erkek arkadaş değiştirmesini, uzaktan sakin bir şekilde izlemektedir. Ta ki ölümcül bir hastalığı olduğunu ve sadece birkaç ayı kaldığını öğrenene kadar...
Ülkemizdeki farklılıklara odaklanan "Büyük Adam Küçük Aşk", emekli yargıç Rıfat bey ile küçük Kürt kızı Hejar'ın hikayesine odaklanıyor. Kürtçe dışında başka bir dil bilmeyen Hejar ile katı cumhuriyetçi Rıfat Bey arasındaki ilişki nefretle başlasa da zamanla birbirlerine ısınmaya başlarlar.
14 yaşındaki Molly, onun 8 yaşındaki kardeşi ve 10 yaşındaki kuzeninin başından geçenler anlatılıyor. Ailelerinden zorla alınan çocuklar 2000 km uzaklıktaki eğitim kampına götürülürler ancak buradan kaçmayı başarırlar ve uçsuz bucaksız arazide evlerine dönmeye çalışırlar. "Çit", ırkçılık üzerine yapılmış çarpıcı yapımlar arasında.